ABD’nin Buffalo kentinde iki Starbucks şubesi çalışanları, firma tarihinde ilk kez sendika kurulması kararı aldı.
Ceyhun Ergüven / Ajans Bizim – Starbucks’ın çalışılanları dün yapılan oylamayı kazanarak tarihi bir zafer kazandı ve çalıştıkları iş yerlerinde sendika kurulmasına karar verdi.
Bu karar, 50 yıldır var olan firmada bir “ilk”i oluşturdu. Bu durumun işçiler lehine kartopu etkisi yapabileceği düşünülüyor.
Sendika kurulması içim kampanyayı yürütenler, ilk sonuçların açıklanmasından sonra sevinç gösterilerinde bulundu.
New York eyaletinin kuzeyindeki Buffalo kentindeki bir Starbucks şubesinde sendika kurulması kararı çıkan ve 11 yıldır bu işyerinde çalışan Michelle Eisen, “Bu karar, uzun bir yolun sonuçlanmasıdır. Mücadele o kadar zor oldu ki… Starbucks her güçlüğü çıkardı!” dedi.
Demokrat Partinin sol kanadının iki ağır topu, sendika kurulması kararı alınmasından hemen sonra Twitter üzerinden Starbucks çalışanlarını kutladı.
Bernie Sanders, bu “tarihî” zaferi memnuniyetle karşılarken, Alexandria Ocasio-Cortez de mesajına havaya kalkmış bir yumruk ekledi.
İkinci bir kafede de birkaç saat sonra aynı karar alınırken, girişim üçüncü bir şubede geri çevrildi.
SWU
Sendika kurulması kampanyasının düzenleyicileri, ağustos ayı sonunda “Starbucks Workers United” (SWU) adı altında sendikalaşmak için bir dosya hazırlamış ve oy pusulaları 10 Kasım’da tüm çalışanlara gönderilmişti.
Kampanyanın düzenleyicileri, şimdi Starbucks’ın görüşme masasına gelmesi gerektiğini belirtiyor.
Starbucks yönetimi ise sunduğu çalışma koşullarının, çalışanlar ile yönetim arasında bir aracı olmasını gerektiremediğini savunmaya devam ediyor.
Ancak firmanın bir temsilcisi, “Ortaklarının sendika kurma hakkına saygı duyuyoruz” dedi.
İlkbahar aylarında Amazon’un Alabama’daki bir deposunda çalışanların sendikalaşma girişimi gibi Starbucks çalışanlarının da sendika kurma kampanyası Buffalo kentinin sokaklarının ötesinde yankılandı.
“Çalışanların homurdanması…”
Massachusetts Amherst Üniversitesi sosyoloji profesörü Cedric de Leon, “işgücü piyasasındaki dinamiklerin, kendileri için elverişli olduğu bir dönemde savaşmaya kararlı çalışanların homurdanmasını yansıttığını“ söylüyor.
Cedric de Leon, pek çok işverenin işe alımda zorlanırken, “çalışanların pazarlık gücünün şu sıralarda çok yüksek” olduğuna dikkat çekiyor ve ekim ayında yapılan birçok greve veya son aylarda istifa etmeyi seçen milyonlarca Amerikalıya atıfta bulunuyor.
24 yaşındaki Will Westlake, mayıs ayından Starbucks’ta işe başladığında çalışanlara diğer kafelere kıyasla genellikle daha iyi iş koşulları sunan ve “ilerici değerleri savunan” bir firmada işe başladığını düşünüyordu.
Westlake, şimdilerde ise “İşe başlayınca durumun hiç de öyle olmadığını fark ettim” diyor.
Genç çalışan, özellikle birkaç yıllık çalışanların kendisinden biraz fazla ücret aldığını öğrendiğinde çok şaşırdığını söylüyor ve o da yoğun iş temposundan yakınıyor.
Daha da bilendiler
Konuyu yakından izleyenler, Starbucks karşı çıktıkça sendika kurulması yanlılarının daha da bilendiğine dikkat çekiyor.
Firma, sendikalaşma seferberliğinin başlamasından birkaç hafta sonra grup içinde uygulanan asgarî ücretin yükseltilmesi ya da kıdemin daha dikkatli biçimde hesaba katılması gibi önlemler almak zorunda kaldı.
Ancak firma, sendikalaşmaya karşı çıkmaktan da geri kalmadı. Starbucks, çalışanları hayır oyu kullanmaya ikna etmek amacıyla bir grup yöneticiyi gönderdi.
Cedric de Leon, “Firma, sadece bir kafede sendika kurulmasından bu denli endişeleniyorsa bu iyi bir şey çünkü grup içinde yeni bir dalgayı tetikleyebilir” diyor.