Antalya Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ANSİAD), Türkiye ekonomisinin büyümeye, gelişmeye ve üretmeye ihtiyacı olduğu kadar bunu başaracak gücünün de olduğuna inancının tam olduğunu bildirdi.
Fikri Cinokur / Ajans Bizim – Antalya Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ANSİAD), Türkiye ekonomisinin büyümeye, gelişmeye ve üretmeye ihtiyacı olduğu kadar bunu başaracak gücünün de olduğuna inancının tam olduğunu bildirdi.
ANSİAD tarafından “Yargıda Etik”, ‘’Tıpta Etik”, “Medyada Etik”, “İş Dünyasında Etik” ve “İtibarın Değeri” konularında panel düzenlendi.
ANSİAD Başkanı Akın Akıncı, etik sorunların gerek kişiler arası ilişkilerde gerek kamusal alanda ve gerekse özel sektör dünyasında günden güne arttığına tanık olunduğu söyledi. Kamuoyunun bu konulara dikkatini çekmek amacıyla “İş Dünyasında Etik” konulu panel düzenlediklerini belirten Akıncı, şunları kaydetti.
‘’ANSİAD olarak demokratik, laik, hukukun üstünlüğünü gözeten, parlamenter bir Türkiye ekonomisinin büyümeye, gelişmeye ve üretmeye ihtiyacı olduğu kadar bunu başaracak gücünün de olduğuna inancımız tamdır.’’
Farklılıklara ihtiyaç var
ANSİAD üyesi ve Antalya Bilim Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yusuf Örnek Moderatörlüğünde gerçekleşen panelde Dünya Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Güldağ, ‘’Medyanın Geleceğinde Gazetecinin Sosyal Sorumluluğu’’ konusunda bilgi verdi.
Medyanın müthiş bir değişim içinde olduğunu ancak içeriğinin değişmediğini belirten Güldağ şunları kaydetti.
‘’Gazetecilik haberciliğin sorumluluğunu değiştirmiyor. Toplumda farklıklar çok önemli. Farklı fikirlerin yasaklanması çözümsüzlüktür. Gazeteciliğin temeli insan haklarını, hukuk ve demokrasiyi savunmaktır. Farklı düşüncelerin olması, fikir özgürlüğüne ve toplumun gelişmesine katkı yapar. Bir tek fikir ise her zaman tehlikelidir. Farklılıklara ihtiyacımız var. Düşünce zenginliğinin gelişmesinde medyanın da sorumluluğu var.’’
Geçen yıla göre 250 bin daha fazla ölüm olmuş
Ankara Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Tıp Fakültesi Deontoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. N. Yasemin Yalım da ‘’Covıd 19 Pandemisi Deneyiminden Yola Çıkarak Sağlık Hizmetlerinde Bilgi Kirliliği, Bilgilendirmenin Önemi ve Özgür İrade’’ konusunda görüşlerini açıkladı.
Prof. Dr. Yalım, tıp teknolojisinin son yıllarda gelişmesinden kaynaklanan başta ‘Uygulamalı Etik’ olmak üzere tıp alanında da etik değerlerde sıkıntılar yaşandığına dikkat çekti.
Uygulamalı etikte hekimlerin çok hızlı karar vermek zorunda olduğunu ifade eden Prof. Dr. Yalım, kovid sürecinin 3. dalgasında yoğun bakımlarda hasta seçimi yapıldığını söyledi.
Pandeminin dünyada ilk çıktığında gizlendiğini vurgulayan Prof. Dr. Yalım, şöyle konuştu:
‘’Kovid sürecinde ülkemizde de toplumu bilgilendirmede sıkıntı yaşandı. Ülkemizde aşı konusunda hiç olmamış bir durumla karşı karşıya kaldık. Ülkemizde aşı karşıtlığı var. Ülkemizde hiçbir dönem aşı karşıtlığı olmamıştı. Bu güvensizlikten kaynaklanıyor. Aşı karşıtlığı salgınla mücadelede ciddi sıkıntı yaratıyor ve yanlış bilgiyi içeriyor. Bugün bile aşı bilgilendirilmesinde eksiklikler var ve halen yanlışlık yapılıyor. Türkiye’de geçen yıla göre 250 bin daha fazla ölüm olmuş. Niye ölmüş belli değil.’’
Bahçeşehir Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haluk Gürgen ise ‘’İtibarın Değeri, Değerin İtibarı’’ hakkında bilgi verdi.
Türkiye’nin aşılama konusunda çok kaotik durumla karşı karşıya olduğunu ifade eden Prof. Dr. Gürgen, ‘’İtibar, saygınlık ve birbirine olan güvendir. Ancak ülkemiz birbirine güven konusunda dünyada sondan üçüncü sırada yer alıyor. Biz birbirine güvenmeyen insanların olduğu bir ülkeyiz’’ dedi.
Avukat Figen Albuga Çalıkuşu ‘’Yargıda Ahlakı Ne Üretir?’’ ve Dr. Daniş Navaro da ‘’Neoliberal İş Dünyasında Etik ve Çakallaşma’’ konusunda görüşlerini açıkladılar.