Parlamento içinden ve dışından bir araya gelip muhalefet cephesini oluşturan ve adına her ne denirse densin, “Yamalı bohça” görüntüsündeki muhalif parti liderleri bir araya geldiler.
Çok da iyi ettiler.
Yedikleri içtikleri onların olsun.
Sonunda tatlı olarak “ayva” yedikleri kesin.
Çünkü menü önceden açıklandı.
Bana kalsaydı ayva tatlısını tercih etmezdim…
Siz anladınız (!)
Neyse…
HDP’siz bir araya gelen irili ufaklı muhalefet cephesinin son tahminlere göre oy oranları yaklaşık olarak şöyle deniyor:
CHP % 25-26
İYİ Parti %12
DEVA % 5
SAADET % 1
Gelecek % 1,5
Demokrat % 0,5
Toplam: % 45.
Sağda solda gezinenleri, yani sosyalist ve komünist olarak takılanlar da yüzde 0.5 dersek ancak yüzde 46…
Bilemediniz yüzde 47…
Bana göre 47 “zorlama” olur ya, neyse…
Sıra Cumhur ortaklarında, bakalım ne durumdalar?.
AKP % 30
MHP % 7
BBP % 0,5
Hüdapar % 0,5
Vatan Partisi: binde 4-5
Toplamı 38 küsur eder.
Burada da zorlama yapalım ve diyelim ki 40…
Geriye kalan Yüzde 13.
Bu oran kime ait?
Ve bu hangi parti?
Elbette ki, HDP
HDP adlı bir partinin varlığını bu ülkede hala inkâr edenler olabilir.
Bir zamanlar elinde “kementle” dolaşıp, çocuk katili olarak anılan APO’yu dar ağacına göndermek için çırpınanları hatırlayalım…
Sonra da Avrupa’nın baskısına boyun eğip, Türkiye’de de idam kararının kalkmasına “evet” diyenlerin başında Devlet Bahçeli’nin olduğunu göz önüne getirin.
Evet.
Köprülerin altından çok sular geçti ama hafızalarda kalanlar bugünün gerçeklerini ortadan kaldırmıyor.
Kaldırmıyor ve ben AKP ile MHP’yi anlıyorum.
HDP ve seçmenlerine karşı izledikleri politikalar her iki partinin ortak paydası.
Buna da bir şey diyemem.
Bu onların yol haritası.
Peki yeni kurulan muhalefet cephesindeki partiler ve liderleri HDP’siz nereye ulaşabilecekler?
HDP’yi nasıl “yok” sayabilirler?
Sarayın güçlü lideri ve MHP payandalı Cumhur İttifakı’na karşı, muhalefet partisi bileşenleri seçimleri nasıl kazanabilirler?
Unutmayalım ki HDP’yi destekleyen seçmenlerin sayısı 7-8 milyonu geçti.
Bir kalemde bu kadar seçmeni nasıl hesaba katmazsınız?
Nasıl yok sayarsınız.?
İşte orman, işte ağaçlar…
Ormanı görmek için ağaçları kesmeye gerek yok…
Kılıçdaroğlu’nun işi gerçekten zor.
Hele hele, İyi Parti bünyesinde hâlâ “MHP ruhu”nu yaşatanlar varsa…
Ki var…
Daha da zor…