Süfyan Kızılarslan / Ajans Bizim – CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Bay Kemal sıradan bir olay değil. Bay Kemal olmak için önce ahlaklı olacaksın, Bay Kemal olmak için kul hakkı yemeyeceksin, Bay Kemal olmak için adaletli olacaksın, Bay Kemal olmak için emperyal güçlerin karşısında diz çökmeyeceksin” dedi.
Kılıçdaroğlu, partisince Balıkesir’de düzenlenen Milletin Sesi Mitingi’nde yaptığı konuşmada vatandaşlara seslendi.
Kılıçdaroğlu’dan önce üretici pazarı esnafı Esma Ay, çiftçi Ali Duman ve Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni yeni bitiren Arif Onur Poyraz konuştu. Kemal Kılıçdaroğlu, yurttaşların konuşmasını mitinge katılanlar arasında eşi Selvi Kılıçdaroğlu ile izledi. Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşması satırbaşlarıyla şöyle:
“-Sarayda oturup ülkenin halini düşünen değil milletin arasında oturup milletin halini düşünen yöneticilere ihtiyacımız var. Bu ülke sıradan bir ülke değil. Toplandığımız meydan sıradan bir meydan değil. Kuvayı Milliye Meydanı diyoruz bu meydana.”
“-Kuvayı Milliye Meydanı’nda aynı zamanda Lozan Anlaşması’nın 99’uncu yılını kutluyoruz. 99 yıl önce Sevr’i yırtıp çöp sepetine atan ve bu ülkenin bağımsızlığını bütün emperyal güçlere onaylatan bir süreci yaşıyoruz.”
“-Meclis açıldığında ilk yapacağımız iş Lozan’ın kabulünün yıldönümünü bayram ilan etmektir. Bayram ilan edeceğiz. Bu teklifi yaparken ak ile karayı bir daha göreceğiz.”
“-Lozan’ın ne olduğunu yedi düvele anlattık ama henüz kendi ülkemize, bazı çevrelere anlatamadık. Onu da anlatacağız, onu da söyleyeceğiz. Dediğim gibi Türkiye sıradan bir ülke değildir.”
“Dış politikanın şahsileştiğini görüyoruz”
“-Dış politikanın şahsileştiğini görüyoruz. Birilerinin iradesine göre dış politikanın oluşturulduğunu görüyoruz. Dış politikanın milli olmaktan çıkarıldığını görüyoruz. O nedenle ağır bedeller ödüyoruz.”
“-Devletin yapısında ciddi bir çürüme var. Devlette liyakat kalmadı. Rüşvet alanların büyükelçi tayin edildiği bir ülke olmak istemiyoruz. Devleti soyanların devletin makamlarında görev almaların istemiyoruz. Devlette liyakat ve adalet istiyoruz.”
“-Bizim görevimiz, devletti yeniden inşa etmektir. Devletin kurumlarına adalet ruhunu yeniden ihya etmektir, o kurumlarda bunu yapacağız.”
“-Beş sente muhtaç bir Türkiye Cumhuriyeti gerçeği var bugün Türkiye’de. Merkez Bankası’nın kasasında kendisine ait beş sent bile para yok.”
“-Bu ülke kan ve gözyaşı ile kuruldu. Bu ülke sıradan bir ülke değil. Bu ülkenin nasıl kurulduğunu hepimiz çok iyi biliyoruz. Bu gerçekten yola çıkmamız lazım. Bu ülkenin itibarı, saygınlığı var. Bu ülkenin bütün mazlum milletlere örnek olma pozisyonu var. Buradan çekip çıkarmamız lazım.”
“Ben millet için çalışıyorum”
“-Artık bugün hangi görüşten olursa olsun, hangi bölgeden olursa olsun, herkes artık bugün hak, hukuk, adalet diyor. İnanın ve bize güvenin. Bu ülkeye hakkı, hukuku ve adaleti mutlaka getireceğiz.”
“-Baskı kuruyor, tazminat davaları açıyorlar. Sanıyorlar ki Kılıçdaroğlu geri adım atacak. Yahu sizin feriştahınız bile gelse geri adım atmam.”
“-Ben millet için çalışıyorum, kendim için değil. Çoluk çocuğum için değil. Bu millet için çalışıyorum, bu ülkede bir çocuk yatağa aç giriyorsa ben o gece uyuyamam. Bunun hesabını yapıyor, bunun kavgasını veriyorum.”
“-Sanıyorlar ki Türkiye’de istediğimiz gibi at koşturabiliriz. Türkiye’nin gerçeğini bilmiyorlar, tarihini bilmiyorlar. Tehditlere boyun eğiyorlar. Şunu bilmeleri lazım. Bizim iktidarımızda, Allah nasip ederse sizlerin oyları ile iktidar olduğumuzda, hiçbir güç bize ‘Ey Kılıçdaroğlu senin mal varlığını açıklarım’ dediği zaman bizim cevabımız açıktır. ‘İncelemezsen, araştırmazsan namertsin’ diyeceğiz.”
“Alınteri döken kazanacak”
“-Hiçbir çiftçini ektiği ürün, beslediği hayvan dolayısıyla zarar etmesine asla izin vermeyeceğiz. Yazın çiftçi kardeşlerim yazın bir tarafa.”
“-Alın teri döküyorsan, üretiyorsan kazanacaksın. Sen üretmezsen milyonlar aç kalır. Sen üretmezsen biz dışarıdan alırız, seni değil dışarıdakileri zengin ederler.”
“-Bizim felsefemiz bu ülkede alın teri dökenin kazanmasıdır. Alı teri döken kazanacak. O nedenle para babalarına da asla ve asla izin vermeyeceğiz. Tefecilere, faizcilere, beşli çetelere asla izin vermeyeceğiz.”
“-Kuvayı Milliye Meydanı’ndan bütün çiftçilere, balıkçılara, hayvancılara sesleniyorum. İktidar olduğumuzda o yüzde 1 payı mutlaka alacaksınız. Türkiye Ziraat Odaları Birliği Başkanı’nı davet edeceğim. Plan ve Bütçe Komisyonu’na gelecek. Yüzde 1’i bütçede görecek. Nasıl harcandığını da kendisi denetleyecek.”
“-Emekliler, EYT sorunu, hiç meraklanmayın. Çözdüler çözdüler, çözemezlerse az kaldı, biz çözeceğiz. Hiç endişeniz olmasın.”
“-Bütün o taşeron işçilere sesleniyorum. İktidarımızda göreceksiniz. Herkes kadrolu ve güvenceli çalışacak. Bütün taşeron işçilere kadro vereceğiz.”
“-Eşit işe eşit ücret. Felsefe bu. Adalet ne? Burada yatıyor.”
“Bay Kemal sıradan bir olay değil”
“-Ne yaparlarsa yapsınlar, Bay Kemal o düzeni mutlaka değiştirecek.”
“-Yahu Bay Kemal olmak için bütün hayatımı verdim. Bay Kemal sıradan bir olay değil.”
“-Söyleyeyim Bay Kemal olmak için önce ahlaklı olacaksın, Bay Kemal olmak için kul hakkı yemeyeceksin, Bay Kemal olmak için adaletli olacaksın, Bay Kemal olmak için emperyal güçlerin karşısında diz çökmeyeceksin. Bay Kemal olmak için beş sent, 1 milyon dolar para bulur muyum diye körfez ülkelerine gidip el avuç açmayacaksın. Bu ülkenin itibarını koruyacaksın.”
“-Bay Kemal olmak için hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği Türkiye’yi düşleyeceksin.
“-Bay Kemal olmak için kadın ve erkek eşitliğini savunacaksın. Bay Kemal olmak için İstanbul Sözleşmesi’ni bir hafta içinde yürürlüğe koyacaksın. Sen kim, Bay Kemal kim?”
“Sorun sistemde”
“-Bizim hayatımızı kurtarmak için gece gündüz çalışan bir kişiye şiddet uygulanır mı? Allah aşkına.”
“-Bir kişiyi sağlığını kavuşturup hastaneden taburcu ettiği zaman o hekimin duyduğu memnuniyeti biliyor musunuz? Sorun sistemde.”
“-Suriyeli kardeşlerimizi dört aşamalı planla kendi ülkelerine göndereceğiz.”
“-Irkçılık yapmadan, kimseyi kötülemeden, düşman ilan etmeden, kendi ülkelerinde ve huzur içinde yaşamaları için elimizden gelen her türlü çabayı göstereceğiz”
“Burası sömürü ülkesi değil”
“-Dış politika milli olmak zorundadır. İktidar, muhalefet ayrımı olmaz. Dış politikada iktidar ve muhalefet aynı duruşu sergilerler ama şahsileştirdiler.”
“-Yaptıkları bazı özel görüşmelerde Dışişleri Bakanlığı’ndan kimseyi almıyorlar. Ne için almıyorsun? Özel görüşmede ne, orada sen özel neyi görüşüyorsun? Öğreneceğim onların tamamını. Hiç meraklanmayın.”
“-Kimse memleketin şöyle veya böyle iradesine gölge düşüremez. Sen gidip özel görüşmeler yapamazsın. Yakınlarını oraya taşıyamazsın. Oğlunu oraya götüremezsin. Oğlunu devlet protokolünde tutamazsın.”
“-Burası sömürü ülkesi değildir. Burası Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının kurduğu görkemli Türkiye Cumhuriyeti devletidir.”
“İstanbul Sözleşmesi’nin yürürlüğe koyacağız”
“-Bir yıl içinde bu ülkede yurt sorunu kalmayacak. Bir yıl içinde bitireceğiz. 20 yılda yapamadılar. Diyorum ya Bay Kemal olmak kolay değil. Söz verdim mi yapacaksın.”
“-Hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği Aile Destekleri Sigortasını uygulayacağız dedik. Hazırlıkları yaptık.”
“-Hep kopya ediyorlar ya. Bugün açıklama yapmışlar. ‘Aile destekleri pozisyonu’ mu diyor, neyi diyor. Bir şey diyor. Onu uygulamaya koyacağız diye.”
“-Kanun teklifini vermişiz. Al bari kanunu oku. Ne olduğunu bil bari. Sözüm söz. Yoksul hiçbir kadını erkeğe mahkum ettirmeyeceğim. Gidecek bankaya bankadan parasını çekecek, evlatlarına bakacak.”
“-Kadınlar, en geç 24 saat içinde İstanbul Sözleşmesi’ni yürürlüğe koyacağız…. Bay Kemal’in felsefesi iktidar olduğunda halka hesap vermeyi namuslu bir görev olarak kabul etmesidir.”
“Süleyman Şah türbesini kendi topraklarına götüreceğiz”
“-Ordumuz, diyorlar ya ‘Biz şöyleyiz, böyleyiz, kahramanız’. Dünyanın en korkak adamları ile biz muhatabız. Ya Süleyman Şah Türbesi’ni kaçırdılar. Kendi toprağımızı terk ettiler.”
“-Sözüm söz Bay Kemal bir hafta içinde Süleyman Şah Türbesini kendi topraklarına götürecek.”
“-Yapamadılar, korkuyorlar. Niye korkuyorsun? Verilmeyecek hesabın varsa korkmazsın. Verilecek hesabın varsa tehdit altındasın, şantajla muhatapsın.”
“Birlikte yapacağız”
“-Herkes bir değişim istiyor. Değişimi yapacağız. Adaletli bir değişim.”
“-Cumhuriyet’in ikinci yüzyılında güzel Cumhuriyetimizi demokrasi ile taçlandıracağız. Demokrasi ile taçlandırdığımızda şunu göreceksiniz. Bütün mazlum ülkelerin de demokrasiye geçtiğini göreceksiniz. Yine örnek olacağız.”
“-Bu ülkenin hapishanelerinde haksız, usulsüz yere yatan, baskı gören, işkence gören döneme son vereceğiz. Bu ülkeye gerçek anlamda adaleti getireceğiz.”
“-Yapacağız, beraber, birlikte yapacağız. Ülkemiz, çocuklarımız için, bizim dışımızdaki bütün canlıların hakkı ve hukuku için yapacağız. Kuşun hakkını da kurdun hakkını da vereceğiz.”
“-Motorları maviliklere süreceğiz o güzel ülkeyi yeniden inşa edeceğiz, bu güzelliği beraber inşa edeceğiz, birlikte inşa edeceğiz.”