Polis eşliğinde Başkent dışına çıkarılan çiftçiler Ankara’ya 25 km mesafedeki bir akaryakıt istasyonunda soruları yanıtladılar. Çiftçiler, kendilerine destek için gelen CHP milletvekilleri Kamil Okyay Sındır, Okan Gaytancıoğlu, Ayhan Barut’a sıkıntılarını şöyle anlattılar.
“EKİM MEVSİMİNDEYİZ, TRAKTÖRLERİMİZ YEDİEMİNDE”
Sivas’tan gelen Çiftçi Başar Yıldırım: Kabine toplantısını dört gözle bekledik. Ama hayal kırıklığına uğradık. Torba yasasında da çiftçi yapılandırılması var denilmişti. Şu anda ekim ayı ama bizim traktörlerimiz yedieminde. Sivas’tan 120 lirayı zor bularak geldim.
“KEFİLLİKTEN DOLAYI KİMSE KİMSENİN KAPISINI AÇMIYOR”
Amasya’lı seracı Ömer Sarı: Borçtan gözümüz açılmıyor. Bir arkadaşın cebinde kuruşu yok. Yol parasını kendi aramızda topladık. Borçlarımız ana sermayemizi geçti. Kendi köyümüzde kefillikten dolayı kimse kimsenin kapısını açmıyor. İnsanlar yan yana gelmiyor kavga çıkacak diye. Herkes birbirine kefil, annesi çocuğuna… komşu komşuya.
“BİZ ÇİFTÇİYİZ, TERÖRİST MİYİZ?”
Amasyalı Mithat Uçar: Benim çiftçi oğlum başka yerlere çalışmaya gitti. 5 yaşındaki torunum babasız kaldı. Bizi terörist gibi konvoy eşliliğinde Ankara’dan kovdular. Biz terörist miyiz? Biz çiftçiyiz, mağdur olan biziz. Bunu duysun büyükler.
“VERİLEN MAZOT DESTEĞİ, TRAKTÖRÜMÜ ÇALIŞTIRMAYA YETMİYOR”
Amasyalı genç çiftçi Salih Bahçıvan: 1 liraya domatesi satıp 5 liraya fide alırsam, ben borcumu ödeyemedikten sonra çiftçilikle niye uğraşayım. Ondan sonra millete devlet destek veriyor. Hibe veriyor. Öyle bir şey yok. 15 dönüm seram var, bana 20 milyon mazot desteği vermiş o mazot traktörümü çalıştırdığımda bitiyor. Kaç senedir böyle. 12 yaşımdan beri çiftçilik yapıyorum, 4 senedir böyle bir sıkıntı yaşamadım ya…
“HER ŞEYİMİZİ SATTIK, HALA BORCUMUZ BİTMİYOR”
Sakaryalı Gökhan Tarım: Traktörümüzü sattık, ineklerimizi sattık hala borcumuz bitmiyor. Biz bittik yapacak bir şeyimiz kalmadı. 50 bin lira borç bir ayda olmuş 140 bin lira. Geçen sene 50 dönümlük ıspanak tarlamızda kaldık. Bizim suçumuz neydi. Çıkamıyoruz işin içinden.
“HAYVAN SÜRER GİBİ HADİ ARABANIZA DEDİLER, ÇİFTÇİYE SAYGI DUYDUKLARI YOK”
Kadir Yüce: Hani çiftçi köylünün efendisiydi. Hani ne oldu. Hayvan sürer gibi hadi binin arabanıza dediler. Ben buraya hasta anamı bıraktım geldim. Köpeğe saygı duydukları gibi çiftçiye saygı duydukları yok. diyorlar ki çiftçi para kazanıyor. Çiftçi para kazansa burada olmaz. Avukat bana diyor ki borcunu öde ne yaparsan yap. 1 milyon borç için tarlayı evi satsam da yetmez. Annemi babamı kefil yaptılar. Her tarafı duvar gibi ördüler, aşamıyoruz…
“BURAYA GELMEK İÇİN ÇOCUĞUMUN KUMBARASINI BOŞALTTIM”
Amasyalı Arif Özdoğan: Harçlık bulamadım çocuğumun kumbarasını boşalttım, Cumhurbaşkanına sesimi duyurmak için. Bizim bu borçları ödeme şansımız yok. Traktörümü aldıktan sonra beni öldürsün. Bizden ağlamamızı mı bekliyor cumhurbaşkanı sonuna kadar biz onu destekledik. Yine de desteklemeye devam edeceğiz. Polisler bizim kolumuzdan tutup bizi buraya getirdiler. Benim malım yok halim yok. Polis diyor ‘siz buraya geldiniz suç işlediniz.’ Bizim ürettiklerimizi siz çocuklarınıza götürüyorsunuz. Siz nasıl akşam çocuğunuza bunu yedirebileceksiniz. Şu ellerime bakın taş toplayarak bu hale geldi.
CHP milletvekilleri Kamil Okyay Sındır, Okan Gaytancıoğlu, Ayhan Barut da Ankara’nın çıkışında bekleyen çiftçilerin yanına gelerek sorunlarını dinledi. CHP’li Barut çiftçinin 85 milyar lira borcu olduğuna dikkat çekerken, CHP’li Sındır ise iktidarın tozpembe bir tarım tablosu çizdiğini söyledi. CHP’li Gaytancoğlu, çiftçilerin icra belgelerini göstererek faizlerin kaldırılmasını istedi.