Saim Tokaçoğlu / Bizhaberiz – Halk TV’de biri işyeri temsilcisi olmak üzere 5 çalışan işten çıkartıldı. TGS üyelerine karşı baskılar devam ederken, işten çıkartılanlar Halk TV’de sendikanın yok edilmeye çalışıldığını ifade ettiler. Halk TV’de işten çıkartmaları protesto etmek için TGS ve basın çalışanları, CHP Genel Merkezi önünde bir basın açıklaması yaptılar. TGS Ankara Şube Başkanı Turgut Dedeoğlu yaptığı konuşmada, üyelerine yönelik “sendikalardan istifa edin” baskılarını duyduklarını belirtti. Dedeoğlu, “örgütlenmenin suç olduğu ve herkesin yaptığına katlanacağı” tehditlerini aldıklarını söyledi.
TGS adına Ankara Şube Başkanı Turgut Dedeoğlu‘nun yaptığı basın açıklaması şöyle:
“Bizler TGS olarak Halk TV’de bir yılı aşkın süredir örgütlenme mücadelesi veriyoruz. Bunun sonrasında işverenle, Toplu İş Sözleşmesi masasına oturduk. Ama yönetim bizimle görüşmeleri sürdürürken 5 sendika üyesinin iş akitlerini sona erdirdi. İşten çıkartılan üyelerimizden biri de İşyeri Temsilcimiz.
Üyelerimize yönelik çeşitli baskılar, sendikalardan istifa etmeleri yönünde telkinler duyduk. Örgütlenmenin sanki ‘suç olduğu ve herkesin yaptığına katlanacağı’ tehditlerini aldık. Ama bu baskılar bizi yıldırmayacak!
Halk TV’de toplu sözleşme yapıncaya kadar, medyada bir kurumu daha örgütlü- sendikalı hale getirinceye kadar mücadelemiz devam edecektir. TGS, son bir haftadır Halk TV yönetiminin bu yanlış kararından dönmesi için mücadele veriyor. Bu mücadeleyi sadece TGS değil aynı zamanda TÜRK-İş yönetimi de sürdürüyor.
Diyalog arayışımızı sadece Halk TV yönetimiyle değil, CHP yöneticileriyle de sürdürdük. Neden CHP yöneticileriyle görüşme isteği duyduk, çünkü bizler yıllarca CHP’den “Emeğin en yüce değer” olduğu söylemini duyduk. CHP’nin kafa ve kol emekçileri arasında ayrım yapmaksızın, emekten, emeği ile geçinenlerden yana olduğunu, emeğin niteliğine ve üretkenliğine göre ve ailesiyle birlikte medeni, insana yakışır bir şekilde yaşamasını sağlayacak ölçüde maddi ve manevi karşılığını almasını gerektiğini savunduğunu düşündük.
Siyasi partiler, sendikalar, dernekler, kooperatifler ve meslek kuruluşlarına üye olma ve yönetime katılma hakkı, çoğulcu ve katılımcı demokrasinin gereğidir.
CHP’nin bu gibi kuruluşlara üye olmak isteyenlerin önündeki engellerin çağdaş ülkelerdeki kurallara uygun olarak kaldırılması gerektiğine inandığını, ayrıca herkesin dilediği alanda iş kurma, çalışma, toplu sözleşme ve grev hakkı olması gerektiğine, tüm çalışanların kendi tercih ettikleri sendikalarında örgütlenmesini, sendikal hakların en geniş boyutuyla özgürce kullanılmasını demokratik toplumun gereği saydığını; sendikal örgütlenme özgürlüğü ilkesi düzenlenirken, işçinin demokratik katılımının en yüksek ve etkin düzeyde olmasını sağlayıcı kurallar getirilmesi gerektiğini, özellikle ücretli çalışanların özgür sendikalarda örgütlenmesini teşvik edeceklerini, bu anlayışla örgütlenme hakkının üzerindeki yanlı baskıların, sarı sendikaya yönelik her türlü girişimlerin sona erdirilmesini hedef alacaklarını sanmıştık. Ama yanılmışız.
CHP, işçinin emekçinin arkasında durma kararlılığını ve cesaretini gösteremedi. Şimdi parti yöneticilerini kendi hazırladıkları “Çağdaş Türkiye için değişim CHP Programı 2008”’ i yeniden okumaya, uygulamayacaklarsa da bir daha böyle bir program yapmamaya davet ediyoruz.
İşçi sınıfı önündeki engelleri bileği ve yüreğinin gücüyle her zaman aşmayı bilmiştir.
Halk TV’deki haklı mücadelemiz, sınıfımızdan aldığımız güçle başarıya ulaşacak, hiçbir güç bizi engelleyemeyecektir.”