Şeriatla yönetilen Osmanlı’nın sarayında padişah haremindeki cariyelerin, odalıkların, halayıkların kaçı padişaha nikâhlıydı? Şeriatla yönetilen Osmanlı’da eşcinselliğin olmadığı söylenebilir mi? “İçoğlanlığı” ne? Ne demek “iç” ve “oğlan”? Başka terim mi yoktu?
Hiçbir cinsel anlam ima edilmese bile, gerekirse ana-babaları öldürülerek çalınan bu çocuklar “enderun”da Türk çocuklarına asla layık görülmeyen bir şekilde eğitilerek devletin en yüksek görevlerine getirilmiş. Sokullu Mehmet gibi… Böyle iyi yetiştirilip bu yüksek görevlere getirilecek zeki Türk çocukları yok muymuş da Osmanlı bu devşirmeleri tercih etmiş?
Çünkü bu çocuklar, hele sadrazamlığa kadar yükselince elbette Osmanlı’ya dibine kadar “sadık” olacaktı. Oysa Türk çocuklar her an kafa tutabilirdi. Çünkü onlar da kendilerini devletin sahibi görüyordu. Osmanlı’nın Türk devleti olduğu baya baya tartışmalıdır. Yanılmıyorsam ikisi hariç tüm padişahların nikahlısı Hıristiyan!! Hadi bu siyasi konu bir yana…
Yalnızca Yahudi din adamları hakkında şahsen ben birşey bilmiyorum, okumadım, rastlamadım. Demek fevkalade ketumlar, kendilerini iyi saklıyorlar.
Özellikle Katolik kilisesi, eşcinsellik ve çocuk istismarı konusunda fevkalâde ünlü.
Bizim Ege karasularından Japon doğu karasularına kadar Doğu dünyası da bu konuda pek farklı değil. Özellikle Fars, Acem dünyası… Karşı cinsle evlilik dışı ilişkinin yolunu, bir sevişme süresi kadar imam nikâhı şeklinde bulmuşlar. Bütün dünya biliyor bunu. Bunu yapamayan, parası olmayan, kendi cinsine yöneliyor.
Çünkü hepsi karşı cinsle bırakın cinsel ilişkiyi, en ufak yakınlaşmayı, tokalaşmayı bile yasaklamış. Katolik papazların evlenmesi hala yasak da, biraz gevşemiş durumda bildiğim.
Çocuk istismarı (Ensar Vakfı, Katolik kilisesi) ve kadın-kız tecavüzü (hele eşşek yerel bürokratların toplu tecavüzü) dışında, bunun benim açımdan bir fevkaladeliği yok, .
Ammaaaa… Kendi sırça köşkte oturanın başkasına taş atmaması gerek. Hem kel hem hodul olmamak gerek…
Ammaaaa… Sen imam nikahı, muta diye birşeyler uydurup istediğinle gönüllü veya gönülsüz yatıp kalkarken, çocuk tecavüzünü “bir kereden bir şey olmaz” diye meşrulaştırırken başkalarına taş atmaman gerek.
Sen nasıl medeni nikâhı meşru saymıyorsan, birileri de, başkaları da imam nikahını meşru saymayabilir. İkisini de meşru saymayıp birlikte olabilir. İmam nikahlı birliktelikleri de başkaları zina sayabilir.
Ayrıca ne alakası var nikâhsız birliktelik veya eşcinsellikle virüsün? Sizin camiada da eşcinsellik var; siz hastalık bulaştırmıyorsunuz da, sizden olmayanlar, dindar olmayanlar mı bulaştırıyor? Lut kavmi, lugata vesaire saplantılarına rağmen Müslüman ülkelerde eşcinsellik hiç mi yok?
KALDI Kİ OLSA NE OLUR?
“Çocuk” ve “tecavüz” söz konusu olmadıkça Müslüman da, Hıristiyan da, Musevi de, Budist de eşcinsel olabilir, nikâhsız birliktelikler yaşayabilir.
Diyanet işleri müdürü başimam nikâhsız evlilik derken medeni nikâhsız birliktelikleri mi, imam nikâhsız birliktelikleri mi kast ediyor?
Birilerine göre de imam nikâhlı birliktelikler nikahsız evlilik… “başimam” Ali’nin mantığı, medeni nikâhlı birliktelikleri de hastalık saçıcı mı kabul ediyor? Yani başimamın “nikâhsız evlilik”ten kastı ne?
Atatürk’ün, diyanet işleri reisliğini kurarken amacı bu tür saçmalamaları resmileştirmek değil değil, tersine bu tür saçmalamaları gayrı meşrulaştırmaktı.
Tam bu koronavirüs günlerinde bu tür saçmalamaların ne manaya geldiğini biliyoruz. AKP’ye oy verenlerin kahir ekseriyetinin de bildiğinden, en azından bu sözlerin abesle iştigal olduğunu bildiğinden samimiyetle kuşkum yok.
Sadece kendilerini halife, şeyhülislam, vezir, müzür sanan zevatın kendilerini çok akıllı sanmaktan hareketle bizi, acizane beni aptal yerine koyması ağırıma gidiyor.
Siz de eşcinsel olabilirsiniz, siz de nikâhsız birliktelikler yaşayabilirsiniz, beni hiç ilgilendirmez.
Başkalarınınki sizi niye bu kadar ilgilendiriyor? Niye aklınız fikriniz kendinizin ve başkalarının cinsel organında? Herkes niye sizin istediğiniz gibi yaşamak zorunda özel hayatını?
Son not: 1- Bendeniz 41 buçuk yıllık nikâhlı evliyim; bu tür saçmalayanların hepsi devlet yetkilisi; bunu doğrulayabilir. 2 – Herkesin cinsel tercihini istediği gibi yaşamasına hiç itirazım olmamakla ve eşcinselliği bir hastalık olarak filan kabul etmemekle birlikte, eşcinselliği doğal bulmadığımı, ayıplanmayı, kınanmayı göze olarak açıkça belirtirim. Doğal bulmadığım başka birçok husus var. AKP’nin bu kadar kendi ayağına kurşun sıkmasını, hatta namluyu kafasına dayamasını doğal bulmuyorum, akli, mantıklı bulmuyorum mesela. Belirtirim çünkü herkesin ille de genel-geçer doğalı, meşruyu yaşamak, uygulamak zorunda olmadığına inanıyorum. Çünkü ben böyle biriyim; en basiti veya en önemlisi, eşcinsel, nikâhsız evli olmamakla birlikte ben de mesela dine inanmam. Başimam ve onun reisine göre de bu a-normal… Yalan mı söyleyeyim, kendileri gibi takiyye mi yapayım?
Siz bana nasıl yaşayacağımı, neye inanıp neye inanmayacağımı dikte edemezsiniz! Ben de sizden hiç hoşlanmıyorum ama maalesef siz beni de yönetiyorsunuz. Buna şükredin! Sakin olun! Biraz sakin, biraz mülayim olsanız değil 2023’ü, o çok özlediğiniz 2071’i bile görebilirdiniz belki, ama çok şükür kaçırdınız o fırsatı.