Ceyhun Ergüven / Ajans Bizim – Avrupa Parlamentosu, Avrupa Birliği’nin İstanbul Sözleşmesine katılımını 62’ye karşı 472 oyla kabul etti.
Avrupa Parlamentosu, Avrupa Birliği’nin kadına yönelik şiddeti cezalandıran İstanbul Sözleşmesi’ne katılımını onayladı ve uluslararası anlaşmayı onaylamayan altı AB üyesi ülkeye gecikmeksizin bunu yapmaları çağrısında bulundu.
Eş raportör İsveçli Parlamenter Arba Kokalari (sağ), “Bu, şiddet, korku ve güvenlik eksikliği içinde yaşayan milyonlarca kadın için bir oylamadır ve şimdi Avrupa’nın kadına yönelik şiddete sıfır toleransı olduğunu söylüyoruz” dedi.
Bir diğer eş raportör Polonyalı parlamenter Lukasz Kohut (Sosyalistler ve Demokratlar), Parlamento üyelerinin oylamaya sunulan iki metne çok büyük bir çoğunlukla yeşil ışık yakmasından önce, “Bunu büyükanneleriniz, anneleriniz, kızlarınız, eşleriniz için yapın” dedi.
AP, Avrupa Birliği’nin İstanbul Sözleşmesine katılımını 62’ye karşı 472 oyla kabul ederken, 73 üye de çekimser kaldı.
Haziran ayında üye devletler tarafından resmi olarak onaylanması gereken bu AB onayı, sınırlı etkileri nedeniyle sembolik bir anlam taşıyor.
İstanbul’da 2011’de kabul edilen ve 2014’te yürürlüğe giren İstanbul Sözleşmesi, 46 ülkeyi bir araya getiren bir pan-Avrupa kuruluşu olan Avrupa Konseyi’nin kadına yönelik şiddetin önlenmesi ve bununla mücadele edilmesi için yasal olarak bağlayıcı kurallar getiren uluslararası bir anlaşmadır.
Sözleşmenin getirdiği yükümlülükler
Sözleşme, özellikle hükümetlere, kadına yönelik şiddet, cinsel taciz, kadın sünneti, zorla evlendirmeyi cezalandıran ve şiddet mağdurları için sığınma evleri sağlayan yasaları kabul etme yükümlülüğü getirmektedir.
Avrupa Birliği, sözleşmeyi 2017 yılında imzalamış, ancak üye devletler arasında fikir birliği olmaması nedeniyle onaylamayı geciktirmişti.
Yirmi bir AB ülkesi sözleşmeyi onayladı, ancak bu ülkelerden Polonya sözleşmeden çekilme niyetini açıklamış bulunuyor.
Bulgaristan, Çekya, Macaristan, Letonya, Litvanya ve Slovakya, sözleşmeyi onaylamayı reddetmişti. Bu ülkeler, diğer hususların yanı sıra, anlaşmada “toplumsal cinsiyet” kelimesinin geçmesini ve okul müfredatında “basmakalıp olmayan toplumsal cinsiyet rollerinin” teşvik edilmesini kınıyor.
Aşırı sağcı milletvekillerinin salı günü iki saat süren tartışmalar sırasında dile getirdikleri memnuniyetsizlik, oturum başkanının milletvekillerini “nefret söylemi” olarak yorumlanabilecek ifadelere karşı uyarmasına yol açtı.
Avrupa Birliği Adalet Divanı, Ekim 2021’de verdiği bir görüşte, AB’nin İstanbul Sözleşmesini tüm üye devletlerin rızası olmadan onaylayabileceğini belirtti. Bu da AB Konseyi İsveç Dönem Başkanlığının öncelik verdiği katılım sürecinin önünü açtı.
AB’nin bu katılımı, sadece cezaî ve iltica konularında adli işbirliğine ilişkin hükümler için olmak üzere AB’nin 27 ülkesi için geçerli olacak.
Onaylamaya çağrı
Avrupa Parlamentosu üyeleri, AB’nin İstanbul Sözleşmesine katılımının, sözleşmeyi henüz onaylamamış olan altı devleti bundan muaf tutmadığına dikat çekerek, sözleşmenin “kadınları amaçlanan kapsamının tam anlamıyla koruyabilmesi için gecikmeksizin” sözleşmeyi onaylamaya çağırdı.
AB Eşitlik Komiseri Helena Dalli, dünkü oylamayı “ileriye doğru atılmış tarihî bir adım, AB’de kadın haklarının önemi konusunda güçlü bir mesaj” olarak memnuniyetle karşıladı.
AB Temel Haklar Ajansı’nın 2014 verilerine göre, AB’deki her üç kadından biri (yaklaşık 62 milyon kadın) fiziksel ve/veya cinsel şiddete uğruyor ve AB’deki kadınların yarısından fazlası (yüzde 55) 15 yaşından bu yana en az bir kez cinsel tacize maruz kalıyor.
“Taviz vermeyeceğiz…”
Fransız AP üyesi Kerime Delli (Yeşiller), salı günkü tartışmalar sırasında, “Her gün yedi kadın partnerleri ya da eski partnerleri tarafından öldürülmektedir. Bu veriler tüyler ürperticidir. Haklarımızı hiçe saymaya devam eden 27 ülkeden altısına karşı tavizsiz olacağız” dedi.
AP üyesi Evelyn Régner de “Artık cinsiyete dayalı şiddeti bir Avrupa suçu haline getirmek için sağlam bir temelimiz var. Artık kadınlar da Avrupa Adalet Divanına dava açabilecek. Bu, Avrupa’daki tüm kadınlar için bir temel ve İstanbul Sözleşmesini henüz onaylamamış olan Üye Devletler için de bir zorunluluktur” diye konuştu.
Toplam 37 ülke tarafından onaylanan İstanbul Sözleşmesini en son 2022 yılında Ukrayna ve İngiltere onaylamıştı. Sözleşmenin imzalanmasına ev sahipliği yapan Türkiye, 2021 yılında Sözleşmeden çıktı ve bu alanda tek ülke oldu.