Yüz yüze eğitime ara verilmesinin üzerinden yaklaşık 1,5 yıl geçti. Millî Eğitim Bakanlığı, yurt çapında vaka artışlarına aldırış etmeden 6 Eylül 2021’de yeniden yüz yüze eğitimin başlamasına karar verdi. Gereken bütün tedbirlerin alındığı söylense de uygulamada öyle olmadığı Eğitim-Sen ve Veli-Der’in raporlarından, açıklamalarından görülüyor. Sağlık Bakanlığı tarafından açıklanan Covid-19 vaka ve ölü sayıları, mantıklı olarak online eğitim kararı verildiği günlerden çok daha kötü durumda olduğumuzu ortaya koyuyor.
Halk sağlığı uzmanları, tıp insanları tehlikeye dikkat çekerken ısrarla açıklanan resmî rakamların açıkladıkları sayıların üçle çarpılması gerektiğinin altını çiziyorlar.
Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca da günlük koronavirüs tablosunu açıklarken, genç nüfusun Covid-19 vakaları içindeki oranının çok yükseldiğini itiraf ediyor. Koca’nın itirafı, 30 bin civarında seyreden günlük vaka sayısı içinde 10 bin kadarının öğrenciler olduğu anlamına geliyor.
Salgını başından beri gereken ciddiyetle izleyen veliler, sosyal medya hesaplarından tag açarak online eğitim taleplerini dile getiriyorlar, çözüm önerilerini de dile getiriyorlar. Online eğitim talep edenlerin çözüm önerilerinin arasında hibrid eğitim talebi ön plana çıkıyor.
Önceleri “çocukların evde psikolojisi bozuldu” diyerek yüz yüze eğitime geçilmesini destekleyen velilerin bir kısmı, WhatsApp gruplarındaki yazışmalardan anlaşıldığına göre, okullarda vaka sayıları arttıkça çocuklarını okula göndermemenin yollarını arıyorlar.
Okullarda vakalar artınca “karantina odaları” kurulmaya başlandı. Covid-19 semptomu gösteren öğrenciler, karantina odasına alınarak velilerine bildiriliyor. Tabii semptom gösteren öğrenci, karantina odasına alınana kadar kaç arkadaşına, öğretmenine, idari personele virüs bulaştırmış olabilir, saptanamıyor.
Öte yandan, çocuğunu bırakacak yeri olmayan velilerin çaresizliği de bir başka açmaz. Görüştüğümüz, ancak “işimden olurum” diyerek adının açıklanmasını istemeyen bir öğretmen, “Semptom gösteren bir öğrencimizi karantina odasına aldık. Ateşi çok yükseldi, ‘duramıyorum’ diyerek ağlamaya başladı. Annesini aradık ve çocuğun durumunu anlattık, gelip almasını istedik. Saatler sonra geldi ve ‘Ben çalışıyorum. Beni neden arıyorsunuz?’ diye bize çıkıştı. Nasıl davranacağımızı biz de bilmiyoruz” dedi.
Sınıfların kalabalık oluşundan ve havalandırmanın yetersizliğinden yakınan veliler, “Online eğitime geçilsin. İsteyenler çocuklarıyla evde ilgilensin. Olanağı olmayan, okula göndermek zorunda olanlar göndersinler çocuklarını okula. Böylece sınıfların mevcudu da azalır, bulaş riski de en aza indirgenmiş olur” diyerek hibrid eğitime geçilmesinin en mantıklı çözüm olduğunu ifade ediyorlar.
Bilime kulak tıkamayan bazı okulların yöneticileri, okullarındaki vakaları internet sayfalarından velilerle paylaşarak sorumluluk örneği gösteriyorlar. Bir velinin paylaştığı tabloya göre, Ankara’da kolejlerden birinde salgının başladığı tarihten bugüne kadar saptanan vaka sayısı, öğrenci, öğretmen, idari personel olarak 372 kişi. Tabloda pozitif vakalar nedeniyle karantinaya alınan sınıflar dikkat çekiyor.