Adam bu sefer “çekirdek”e taktı.
“Çekirdek enflasyon” sakızı ağzına yapıştı adeta Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu’nun.
Ne çekirdeği bu?
Ülke adeta pahalılık alevi ile yanıp tutuşmuş.
Enflasyonun üzerinde faiz vereceğiz” sözünden geçen ay çark edip “çekirdek enflasyonda düşüş var” gerekçesiyle faiz indiren Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, çekirdek enflasyonun eylülde artmasına rağmen şimdi de “Çekirdek enflasyon göstergelerinin yakın dönem eğiliminde yavaşlama görüyoruz” demez mi?
Der, çünkü geçen ay 100 baz puan düşürdüğü için Saray, yani Beştepe, yani Külliye, özetle Saray’ın mutlak sahibi sayın Erdoğan’dan “Aferin” aldığı kesin…
Kesin çünkü bu ayki toplantıda da faizleri düşüreceğinin sinyalini daha şimdiden veriyor.
Sopa gösteriyor güya piyasa kurucularına…
Gerçeklerden ne zamana kadar kaçacaklarını tahmin etmek zor.
Sayın Erdoğan devlet kontrolündeki tanzim mağazasından alış veriş yaptı.
İki alışveriş arabasına doldurduğu her neyse, kasada bin liradan fazla ödeme yapınca nedense şaşırmadı.
Kim olsa şaşırır oysa.
Çünkü alış veriş yaptıkları arasında et var mı?
Yok.
Peynir var mı?
Yok…
Yağ var mı?
Yok…
Vazgeçtik biftek veya pirzoladan, bir kilo kıymanın olmadığı bir alışveriş sepetinin, sadece ıvır-zıvırla bin lirayı geçmesine nasıl hayret etmedi sayın Erdoğan anlaşılır gibi değil.
Halkımız kasap reyonunun önünden geçemez olmuş, kilosu 29 lirayı dayanmış olan tavuğu almakta kararsız kaldığında, sakatatla gününü geçirme zorundaysa kime ne?
Vatandaş, balık pazarından en ucuz balığı almak için hesap yapmakla meşgulmüş, kimin umurunda.
Kafaya takmışlar “faiz inerse ülke kurtulur” safsatasına…
2001 yılında dolar 1 lira 06 kuruş, şimdi 8.90 TL
2001 yılında çeyrek altın 22 TL imiş. Şimdi 820 lira…
Benzin ise 0.78 TL iken şu anda 7.91 TL
Neyi konuşuyoruz ki biz?
20 yılda nerden nereye geldiğimiz ortada…
Çekirdek enflasyon (!) düşüyormuş…
Suya mı, havaya mı, karaya mı?
Nereye?