• Hakkımızda
  • Reklam Verin
  • Gizlilik Politikası
  • İletişim
Biz Haberiz
  • Anasayfa
  • Güncel
    • Bilim-Teknoloji
    • Can Dostlarımız
    • Çevre
    • Eğitim
    • İnsan Hakları
    • Kadın
    • Sağlık
    • Tarım
  • Politika
  • Dünya
  • Emek
    • Emek Haberleri
    • Grev
  • Ekonomi
  • Medya
    • Medya
    • Cezaevindeki Gazeteciler
    • Öldürülen Gazeteciler
    • Yitirdiklerimiz
  • Kültür Sanat
  • Yazarlar
    • Ali TARTANOĞLU
    • Attila AŞUT
    • Ayşe ÖZER
    • Banu MERTYÜREK GÜLER
    • Ercüment TUNÇALP
    • Nusret ERTÜRK
    • Orhan AYDIN
    • Rahmi YILDIRIM
    • Saim TOKAÇOĞLU
    • Seda YİĞİT
    • Sezai BAYAR
  • Video
  • Belgeler
    • İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi
    • OHAL – KHK
    • Son Mektuplar
  • Çeviriler
    • Corona Yazıları
No Result
Tüm Sonucu Görüntüle
  • Anasayfa
  • Güncel
    • Bilim-Teknoloji
    • Can Dostlarımız
    • Çevre
    • Eğitim
    • İnsan Hakları
    • Kadın
    • Sağlık
    • Tarım
  • Politika
  • Dünya
  • Emek
    • Emek Haberleri
    • Grev
  • Ekonomi
  • Medya
    • Medya
    • Cezaevindeki Gazeteciler
    • Öldürülen Gazeteciler
    • Yitirdiklerimiz
  • Kültür Sanat
  • Yazarlar
    • Ali TARTANOĞLU
    • Attila AŞUT
    • Ayşe ÖZER
    • Banu MERTYÜREK GÜLER
    • Ercüment TUNÇALP
    • Nusret ERTÜRK
    • Orhan AYDIN
    • Rahmi YILDIRIM
    • Saim TOKAÇOĞLU
    • Seda YİĞİT
    • Sezai BAYAR
  • Video
  • Belgeler
    • İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi
    • OHAL – KHK
    • Son Mektuplar
  • Çeviriler
    • Corona Yazıları
No Result
Tüm Sonucu Görüntüle
Biz Haberiz
No Result
Tüm Sonucu Görüntüle
Anasayfa Yazarlar Ercüment TUNÇALP

Enflasyon ve sıkı para politikası

Ercüment TUNÇALP Yazar: Ercüment TUNÇALP
25/06/2019
Kategori: Ercüment TUNÇALP, Manşet, Yazarlar
0
0
PAYLAŞIM
9
GÖRÜNTÜLENME
Facebook'da PaylaşTwitter'da PaylaşWhatsapp'da Paylaş

Adından da anlaşılacağı üzere sıkı (daraltıcı) para politikası, enflasyona neden olan toplam talep artışının frenlenmesini hedefler. Bunun için de çözüm, para arzının kısılmasıdır. Ancak gecikmesiz ve geçici süreli bir uygulama olmalıdır. Bu ilacın zamanı, dozu ve süresi iyi ayarlanamazsa oldukça fazla yan tesiri görülür. Üretimin daralması, milli gelirin azalması ve işsizlik gibi sonuçlara götürür. Dış borç sorununun çözümü de zorlaşır.

Tersi durumda; yani deflasyonist dönemlerde fiyatlar devamlı düşerek büyümenin düşmesine yol açıyorsa gündeme gevşek (genişletici) para politikası gelir. Ekonomide küçülmeye yol açan toplam talep düşüşünü tekrar artışa geçirmenin yolu da para arzının artırılmasıdır.

Şimdi bu politikaları uygulamakla görevli olan Merkez Bankası’nın ekonomiye olan etkilerine bakalım:

• Faiz oranını kontrol ederek yatırımları, istihdamı, üretim hacmini etkiler.
• Fiyat istikrarının korunması açısından para arzını kontrol eder.
• Döviz arz ve talebini yönetmek üzere piyasaya döviz satar, piyasadan döviz satın alır.
• Dolayısıyla sıkı para politikasını devreye sokan bir MB, faizi artırarak kredi maliyetlerini de yükselterek, kredi talebini frenler. Tasarrufları artırarak da fiyat artışlarının hızını keser.

Kafaları karıştırmak istemem. Zira bizde uygulanan tam olarak sıkı para politikası değildir. Yukarda bahsettiğim; birbirinin zıttı olan iki para politikasının karmasıdır. Bu büyük ihtimalle gevşek maliye politikasından da kaynaklanıyor olabilir. Sıkı para politikasında talebi düşürmek hedefken, kredi faizi ve vergi indirimlerinden bunun tersi bir sonuç çıkar.

Sıkı para politikasında tasarruflar ön plandayken, bu şekilde tüketim harcamaları ve yatırımlar teşvik görür.

Örneğin, MB’nin para arzını daraltması ve faizi artırması yanında; tüketicinin olmayan parayı tüketici kredileri ve kredi kartlarıyla harcamaya yönlendirilmesi bu politikayı tesirsiz kılar.

Ben bunu sürücü eğitim aracına benzetiyorum. Sürücü adayı gaza basarken, yan koltuktaki eğitmen sık sık frene basarsa, eğitim uzar, sonuç kolay alınamaz.

Para ve maliye politikaları birbirinden bağımsız olamaz. Koordinasyon bu işin olmazsa olmazıdır. Şimdi diyelim ki; sıkı para politikası ile faizler yükselirken, yabancı sermayeyi çekerek ve ülke dışına sermaye kaçışını engelleyerek ödemeler bilançosu fazlası sağlanabilsin. Ancak aynı anda toplam talebi artırmaya yönelik gevşek maliye politikası devreye sokulursa, bu sefer de artan ithalat, ödemeler bilançosunda açığa neden olabilir.

Merkez Bankası bağımsız olsa bile mali politikaların olumsuz etkilerini tek başına yok edemez. Üstelik bizim gibi bütçe açıkları veren ve bunun finansmanı için sürekli borçlanan bir ekonomide para politikasından çok maliye politikasının önceliği vardır.

Merkez Bankası’nın en önemli silahı faizdir. Bunun da her koşulda ne kadar iş yapacağı belli olmaz. Buna rağmen faizlerde indirime gidilmemesi bile ‘sıkı para politikası’ gibi görülüyor ki bu da şaşırtıcıdır.

Zaten enflasyonda önemli bir düşüş olmadan faizler düşemez. Aksi halde kur yükselir.

Nitekim TCMB Nisan ayı toplantısında; politika faizini değiştirmeyerek yüzde 24’te tuttu ve hatta yazılı metinden “ihtiyaç duyulması halinde ilave sıkılaştırma yapılabilir” ifadesi çıkarıldı. Bunun üzerine toplantı sonrası dolar 5,88’den 5,96’ya kadar yükseldi.

Devamında ne oldu?

9 Mayıs 2019 tarihinde Merkez Bankası’ndan yapılan açıklamada “Finansal piyasalarda yaşanan gelişmeler dikkate alınarak, 1 hafta vadeli repo ihalesine bir süreliğine ara verilmesi kararlaştırılmıştır ” dendi. Böylece MB, 150 baz puanlık örtülü bir faiz artışıyla sıkılaşmaya gitti ve piyasalara repo ihaleleriyle yüzde 24 yerine, gecelik yüzde 25,5 faizden likidite sağladı. Bu karar sonucunda da dolar kuru 6,24 seviyesinden eski yerine geri döndü.

Şunu bilmeliyiz ki; bugün yaşamakta olduğumuz enflasyon türü talep değil, maliyet enflasyonudur. Bunun taleple ilgili olmadığını, müşteri başına satışın düşmesinden ve tüketici güveninin düşük seyretmesinden anlayabiliyoruz.

2004 yılından itibaren yayımlanmaya başlayan tüketici güven endeksinin, 15 yıl boyunca gördüğümüz en düşük seviyesi 55,3 ile Mayıs 2019 ayında yaşandı.

ÜFE ve TÜFE arasındaki 10 puanlık fark ise, maliyet enflasyonunun en belirgin açıklamasıdır. Üretici, yükselen maliyetleri sebebiyle daha pahalı üretim yapmak zorundadır ama yetersiz tüketim talebi ile daralan pazarda bu maliyeti fiyatlarına tamamen yansıtamıyor. Üstelik kurda belirli bir istikrar sağlanamadığından enflasyonda da önemli düşüş gerçekleşemiyor.

Zira kurun artışı tek sebebe bağlı değil ki…

• Dış borçlarımız için döviz ihtiyacı,
• ABD ile yaşanan gerginlik (S 400 ve Halkbank davası başta olmak üzere),
• Siyasi konular (İçerde ve uluslararası ilişkilerde),
• Altı ayı aşan seçim süreci,
• Petrol ve ithal ara malı fiyatlarındaki artış,
• Sıcak paranın kaçışı,
• Geciken yapısal reformlar döviz kurunu dizginlemeye yetmiyor.
• Merkez Bankası’nın son beş yıllık enflasyon hedeflerinin yukarı yönlü büyük sapmalar göstermesi de para politikalarının tesirini azaltıyor.

Reel faiz oranı, beklenen enflasyon oranı ile nominal faiz oranının farkına eşittir. Dolayısıyla, nominal faiz enflasyon ile aynı oranda artmazsa, reel faiz oranları enflasyon arttıkça düşer.

Sonuçta; beklenen enflasyon doğru öngörülemezse, karar alıcıların para politikalarına yön vermeleri de o kadar kolay olmaz.

İşte esas sorun buradadır.

Tags: enflasyonMBsıkı para politikasıTCMB
Önceki Haber

Sıcak paraya güvenilir mi?

Sonraki Haber

Dolaylı vergilerin ticarete etkisi

Ercüment TUNÇALP

Ercüment TUNÇALP

Benzer Yazılar

Manşet

İmralı süreci komisyona havale

01/08/2025
TÜİK “ölüm istatistiklerini” açıklamayı yine erteledi
Ekonomi

İhracat, ithalat ve dış ticaret açığı arttı

31/07/2025
Manşet

Piyasalarda düşen ne?

28/07/2025
Alper Fidaner’i kaybettik
Manşet

Alper Fidaner’i kaybettik

27/07/2025
Üsküdar Belediyesi, Ensar Vakfı’na verilen binayı geri aldı
Genel

Üsküdar Belediyesi, Ensar Vakfı’na verilen binayı geri aldı

26/07/2025
Attila AŞUT

Altan Abi’nin Ardından…

26/07/2025
Sonraki Haber

Dolaylı vergilerin ticarete etkisi

Bizi Takip Edin

  • Çok Okunanlar
  • Yorumlar
  • En Son
Alper Fidaner’i kaybettik

Alper Fidaner’i kaybettik

27/07/2025
NESLİHAN GENCE ÜSTEL

NESLİHAN GENCE ÜSTEL

15/06/1991

Enflasyona sadece emtia fiyatları yön vermez

21/07/2025

Altan Öymen ve Öymen’lere ait notlar… (2)

21/07/2025

İmralı süreci komisyona havale

01/08/2025
TÜİK “ölüm istatistiklerini” açıklamayı yine erteledi

İhracat, ithalat ve dış ticaret açığı arttı

31/07/2025

Piyasalarda düşen ne?

28/07/2025
Alper Fidaner’i kaybettik

Alper Fidaner’i kaybettik

27/07/2025

Son Haberler

İmralı süreci komisyona havale

01/08/2025
TÜİK “ölüm istatistiklerini” açıklamayı yine erteledi

İhracat, ithalat ve dış ticaret açığı arttı

31/07/2025

Piyasalarda düşen ne?

28/07/2025
Alper Fidaner’i kaybettik

Alper Fidaner’i kaybettik

27/07/2025
Biz Haberiz

Takip Et

Kategoriye Göre Arayın

  • Ali TARTANOĞLU
  • Attila AŞUT
  • Ayşe ÖZER
  • Banu MERTYÜREK GÜLER
  • Belgeler
  • Bilim-Teknoloji
  • Can Dostlarımız
  • Çeviriler
  • Çevre
  • Cezaevindeki Gazeteciler
  • Corona Yazıları
  • Coşkun KARTAL
  • Dünya
  • Eğitim
  • Ekonomi
  • Emek
  • Ercüment TUNÇALP
  • Genel
  • Grev
  • Güncel
  • İnsan Hak.E.B
  • İnsan Hakları
  • Kadın
  • Kültür Sanat
  • Manşet
  • Medya
  • Nusret ERTÜRK
  • Öldürülen Gazeteciler
  • Orhan AYDIN
  • Politika
  • Rahmi YILDIRIM
  • Sağlık
  • Saim TOKAÇOĞLU
  • Seda YİĞİT
  • Sezai BAYAR
  • Tarım
  • Video
  • Yazarlar
  • Yitirdiklerimiz

Son Haberler

İmralı süreci komisyona havale

01/08/2025
TÜİK “ölüm istatistiklerini” açıklamayı yine erteledi

İhracat, ithalat ve dış ticaret açığı arttı

31/07/2025
  • Hakkımızda
  • Reklam Verin
  • Gizlilik Politikası
  • İletişim

© 2024 Biz Haberiz. Tüm Hakları Saklıdır.

No Result
Tüm Sonucu Görüntüle
  • Anasayfa
  • Güncel
    • Bilim-Teknoloji
    • Can Dostlarımız
    • Çevre
    • Eğitim
    • İnsan Hakları
    • Kadın
    • Sağlık
    • Tarım
  • Politika
  • Dünya
  • Emek
    • Emek Haberleri
    • Grev
  • Ekonomi
  • Medya
    • Medya
    • Cezaevindeki Gazeteciler
    • Öldürülen Gazeteciler
    • Yitirdiklerimiz
  • Kültür Sanat
  • Yazarlar
    • Ali TARTANOĞLU
    • Attila AŞUT
    • Ayşe ÖZER
    • Banu MERTYÜREK GÜLER
    • Ercüment TUNÇALP
    • Nusret ERTÜRK
    • Orhan AYDIN
    • Rahmi YILDIRIM
    • Saim TOKAÇOĞLU
    • Seda YİĞİT
    • Sezai BAYAR
  • Video
  • Belgeler
    • İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi
    • OHAL – KHK
    • Son Mektuplar
  • Çeviriler
    • Corona Yazıları

© 2024 Biz Haberiz. Tüm Hakları Saklıdır.

Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız.