Planla ilgili uluslararası endişeler artıyor. Geçen hafta, Avustralya, Yeni Zelanda ve diğer ada ülkelerini içeren 18 uluslu Pasifik Ada Forumu’nun başkanı endişeleri dile getirdi. Hanry Puna, geçmişte atom bombası testlerinden zarar gören bölgedeki insanların geçim kaynakları üzerinde sudan yayılan radyasyonun etkisinden duyduğu kaygılara dikkat çekti ve Japonya’yı planı askıya almaya çağırdı.
Forum Genel Sekreteri Henry Puna, Fukushima konusunda halka açık bir seminerde yaptığı açıklamada, “Bölge, tüm taraflar böyle bir tahliyenin güvenli olduğunu bilimsel yollarla doğrulayana kadar tahliye olmaması gerektiği konusunda kararlıdır” dedi.
100’den fazla laboratuvardan oluşan bir kuruluş olan ABD Ulusal Deniz Laboratuvarları Birliği de Japonya’nın güvenlik iddiasını destekleyen yeterli ve doğru bilimsel verilerin bulunmadığını söyleyerek plana karşı olduğunu ifade etti.
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı görev gücü başkanı Gustavo Caruso, ekibinin bu hafta hasarlı Fukushima Daiichi tesisini ziyaret ettiğini ve Japon Nükleer Düzenleme Kurumu tarafından serbest bırakma için son onayını vermeden önce yapılan bir dizi teftişin ilkine tanık olduğunu söyledi. Yetkili yetkililerin, görev gücü tarafından sorulan tüm soruları ele aldıklarını ve güvenlik standartlarını takip etme taahhütlerini gösterdiklerini kaydetti.
Tahliye yaz başı başlayacak
Japonya hükümeti geçen hafta, serbest bırakmanın muhtemelen ilkbahar veya yaz aylarında başlayacağını ve onlarca yıl süreceğini açıkladı.
Japon düzenleyiciler, tesis işletmecisi Tokyo Electric Power Company Holdings’in serbest bırakma hazırlıklarının onaylanmış uygulama planıyla tutarlı olup olmadığını incelemekten sorumlu.
Japonya’nın talebi üzerine, IAEA tahliye için tazminatların uluslararası standartlara uygun olup olmadığını gözden geçiriyor.
Bin tankta depolanıyor
2011’de meydana gelen büyük bir deprem ve tsunami, Fukushima Daiichi santralinin soğutma sistemlerini yok ederek üç reaktörün erimesine ve büyük miktarlarda radyasyon salmasına neden oldu. Yüksek oranda radyoaktif kalan üç reaktör çekirdeğini soğutmak için kullanılan su, reaktör binalarının bodrum katlarına sızdı ve şu anda tesisin çoğunu kaplayan yaklaşık 1.000 tankta toplandı, işlendi ve depolandı.
Hükümet ve TEPCO, tesisin hizmetten çıkarılması için tesislerin inşa edilebilmesi için tankların kaldırılması gerektiğini ifade ediyor. Tankların bu yılın sonunda 1,37 milyon ton kapasiteye ulaşması bekleniyor.
Bu süreçte radyoaktivitenin çoğu sudan uzaklaştırılır, ancak trityum giderilemiyor ve diğer bazı radyonüklidlerin düşük seviyeleri de kalıyor. Hükümet ve TEPCO, çevresel ve sağlık etkilerinin ihmal edilebilir düzeyde olacağını çünkü suyun ileri arıtma ve büyük miktarlarda deniz suyuyla seyreltilmesinin ardından kademeli olarak salınacağını savunuyor.
Ertelenmesini isteyenler var
Bazı bilim adamları, trityum ve diğer radyonüklidlere uzun süreli, düşük dozda maruz kalmanın çevre ve insanlar üzerindeki etkisinin hala bilinmediğini ve salınımın ertelenmesi gerektiğini savunuyor. Bu görüştekiler, trityumun balıkta tüketildiğinde insanları daha çok etkilediğini söylüyorlar.
Yerel balıkçı toplulukları, su tahliyesinden kaynaklanan olumsuz görüntü nedeniyle zaten kötü durumda olan işletmelerinin yeniden zarar göreceğini söyleyerek planı şiddetle reddettiler. Çin ve Güney Kore gibi komşu ülkeler de potansiyel sağlık riskleri konusunda endişelerini dile getirdiler.
IAEA’nın Nükleer Güvenlik ve Güvenlik Departmanı başkanı Caruso, görev gücünün bu haftaki misyonla ilgili bir raporu üç ay içinde yayınlayacağını ve yılın ikinci çeyreğinde Japonya’nın güvenlik bakanlığı olan güvenlik bakanı ile görüşmek üzere Japonya’ya bir ziyaret daha yapacağını söyledi.
IAEA Görev Gücü
IAEA, 2021’de Japon yetkililer, güvenli ve şeffaf bir şekilde uygulanmalarını sağlamak için ALPS ile arıtılmış suyun tahliyesiyle ilgili plan ve faaliyetleri izlemek ve gözden geçirmek için IAEA’dan teknik yardım talep etti. IAEA, bu incelemeyi, dünya çapında uyumlaştırılmış yüksek güvenlik seviyeleri oluşturan ve dolayısıyla insanları ve çevreyi korumak için küresel bir referans teşkil eden IAEA Güvenlik Standartlarına göre yürüteceğini açıkladı.
IAEA, Japonya’ya ve uluslararası topluluğa nesnel ve bilime dayalı bir güvenlik incelemesi sağlamak için bir Görev Gücü kurdu.
Ajansın yapacağı faaliyetler, ALPS ile arıtılmış suyu tahliye etme operasyonunun önümüzdeki yıllarda IAEA Güvenlik Standartları ile uyumlu olup olmadığını değerlendirmek için teknik bir inceleme ve sürekli izlemeden oluşacaktı. Bu gözden geçirme, Japonya tarafından sunulan materyallere ve sahadaki teknik misyonlara dayanacaktı. IAEA, bu kapsamda Japonya’nın planının temel güvenlik unsurlarına ilişkin yerinde incelemeler yaptı.