Cumhuriyet, 2 hafta kadar önce Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) ile 18 yıl sonra yaptığı toplu sözleşme sonrasında, 29 Kasım Salı günü 8 sendikalı gazeteciyi işten çıkardı. TGS’nin çağrısıyla Cumhuriyet önünde açıklama yapan gazeteciler “ekonomik gerekçeler” iddiasını kabul etmediklerini belirterek, “Cumhuriyet’i yönetme yetisine ve ilkelerine sahip olmayan Alev Coşkun, Işık Kansu, Adnan Arslan ve Osman Özer’i derhal istifaya davet ediyoruz” dediler. Yapılacak açıklama öncesi ise gazete yönetimi binaya polis çağırdı. Açıklamaya grevdeki Bakırköy Belediye işçileri, İstanbul Tabip Odası yöneticileri ve çok sayıda gazeteci destek verdi.
Cumhuriyet Gazetesi emekçileri adına açıklamayı Cumhuriyet Gazetesi Haber Koordinatörü Serkan Ozan okudu. “29 Kasım 2021 günü Cumhuriyet Gazetesi tarihine kara bir leke olarak geçmiştir” diyen Ozan, “Bu lekenin mimarları, Cumhuriyet Vakfı Başkanı Alev Coşkun, Cumhuriyet Vakfı Genel Sekreteri Işık Kansu ve atanmış şirket yönetim kurulu üyeleri Osman Özer ve Adnan Arslan’dır. Emeği yüce değer olarak gören gazetemize büyük zarar veren bu isimler, Cumhuriyet’in simge ismi İlhan Selçuk’un öğrencilerini, çocuklarını gazeteden kovma kararı almışlardır. Bu kararı tanımıyoruz” dedi.
Serkan Ozan, kararı tanımama gerekçelerini şöyle ifade etti: “16 Kasım 2021 tarihinde yapılan Cumhuriyet Vakfı toplantısında, en az 15 kişinin işten çıkarılması, bununla ilgili Genel Yayın Yönetmeni Aykut Küçükkaya’nın öneri sunması kararlaştırılmıştır. Bu karar sonrası gerek Genel Yayın Yönetmeni Küçükkaya, gerek yazı işleri ekibi ve gerekse servis şefleri, çekincelerini dile getirmiş, hiç kimsenin işinden olmaması için yapıcı öneriler ve özverilerde bulunma kararı almıştır. Ancak, çalışanın sesine kulak tıkayan, kendilerine sunulacak önerileri bile beklemeyen Alev Coşkun, Adnan Arslan ve Osman Özer’den oluşan şirket yönetim kurulu, Cumhuriyet ilkeleriyle uyuşmayan bir kararla sekiz çalışma arkadaşımızı Cumhuriyet’ten koparmıştır. Bu kararla, Cumhuriyet Vakfı tarafından gazeteyle ilgili kararlarda tek yetkili kılınan Yürütme Kurulu ve Genel Yayın Yönetmenliği makamının iradesi çiğnenmiştir.”
Gerekçe olarak ‘ekonomik nedenler’ gösterilmesini kabul etmediklerini söyleyen Serkan Ozan, “Bu, Cumhuriyet’in gazetecilik anlayışına vurulmuş bir darbe, yayın çizgisine yönelik bir operasyondur. Bu operasyonun kimler tarafından yapıldığını biliyoruz… Seçim sürecine giren Türkiye’nin en önemli gazetesinin yayın politikasına müdahale girişiminin de tehlikenin de farkındayız… Türkiye’nin en köklü, en etkili gazetesi olan Cumhuriyet’i yönetme yetisine ve ilkelerine sahip olmayan Alev Coşkun, Işık Kansu, Adnan Arslan ve Osman Özer’i derhal istifaya davet ediyoruz” dedi.
KÜÇÜKKAYA: “KARARI KINIYORUM, ARKADAŞLARIMIN YANINDAYIM”
Serkan Ozan’dan sonra konuşan Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Aykut Küçükkaya da kararı kınadığını ifade ederek şunları söyledi: “Ben 29 Temmuz 2021 tarihinde Cumhuriyet Gazetesinde 28 yıldır onurlu gurulu bir meslek hayatımı ortaya koyarak istifa kararı aldım. Bu karar bana Alev Coşkun’un çalışma arkadaşlarını sendikadan istifa ettireceksin ya da genel yayın yönetmenliğini bırakacaksın tehdidinden dolayı olmuştu. Ben de çalışma arkadaşlarımdan yana olduğumu belirterek istifa ettim. Ancak çalışma arkadaşlarımın büyük desteğiyle 3 gün sonra geri döndüm. Ve 4 ay sonra toplu sözleşme imzalandıktan sonra Alev Coşkun ve şirket yönetimi ekibimde yer alan 8 tane arkadaşımı işten kovma kararı aldılar. Benim bilgim ve dahilim olmadan, Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu üyelerinin bilgisi olmadan, Cumhuriyet Vakfı Yürütme Kurulu üyelerinin büyük çoğunluğunun bilgisi dahilinde olmayan bu işlemi kınıyorum. Arkadaşlarımın yanındayım, görevimin de başındayım. Her gün Türkiye’nin en iyi gazetesini yapacağım ve arkadaşlarım geri dönene kadar bütün meslektaşlarımla birlikte TGS’nin desteğiyle bu gazeteyi çıkaracağız.”
GÖKHAN DURMUŞ: “MÜCADELE EDECEĞİZ”
Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Gökhan Durmuş da işten atmaları sendikanın tasfiye etmenin başlangıcı olarak gördüklerini söyleyerek, “Dolayısıyla iyi niyet ve ekonomik gerekçe görmüyoruz. Arkadaşlarımız işlerine dönecek ve Cumhuriyet gazetesinde sendikayı kalıcı hale getireceğiz. İmza attıkları toplu sözleşmeyi uygulatana kadar vazgeçmeyeceğiz. Bunun için asla vazgeçmeyeceğiz. Mücadele edeceğiz.” dedi.