TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nden yapılan açıklamada, “Bozkurt’ta taşkın yatağında yeniden onarım yapılması ve TOKİ konutları yapmak için bağ, bahçe ve fındık bahçelerinin acele kamulaştırılması, sel felaketinden zerre ders alınmadığının kanıtıdır. Taşkın yatağı acilen boşatılmalı” dedi.
TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan ve beraberindeki heyet, Kastamonu Bozkurt’ta yanlış kentleşme politikaları, bilim ve tekniği devre dışı bırakan uygulamalar nedeniyle felakete dönüşen selin ardından, bölgede heyetle incelemelerde bulundu ve acele kamulaştırma kararını değerlendirdi. Kastamonu İnebolu ve Küre bölgesinde incelemelerde bulunan heyette, Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan karakuş Candan, Yönetim Kurulu Sekreter Üyesi Nihal Evirgen Yönetim Kurulu Üyesi Muteber Osmanpaşaoğlu ve Mimarlar Odası Ankara Şubesi Kastamonu Oda Temsilcisi Hakan Sarıkaya yer aldı.
Yerinde yapılan incelemeden sonra bir açıklama yapan Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, şunları söyledi:
“Bozkurt’ta yaşananlar afet değil katliamdır. Su kendi yatağını bulmuştur. Bu rant hırsıyla kaplı akılların, bilimi tekniği dışlayanların sınavıdır. Bu katliam bile isteye, göstere göstere gelmiştir. Dik yamaçları bulunan vadide, en ufak bir yağışta suyun debisinin hızlı geleceği, sele neden olacağı ve meslek odalarımızın uyarıları dikkate alınmadan dere yatağı 30 metreye daraltılmış, taşkın yatağı 2002’den sonra imara açılmıştır. 2010 yılından sonra yapılaşma hız kesmeden devam etmiş ve en son taşkın yatağı alanlarında 9 katlı 12 katlı yapıların yapılmasının önü açılmıştır. Karadeniz bölgesinin çok yağış aldığı bilinen bir durum, Tarım Orman Bakanlığı teknik elemanları hazırladıkları raporlarla bölgenin taşkın riskli olduğunu tespit etmiştir. Önlemler alınması gereken yerde, taşkın yatağının boşaltılması, imar süreçlerinin revize edilmesi, erken uyarı sistemlerinin geliştirilmesi, tomrukların taşkın yatağında depolanmaması gerekirken iktidar silsile yoluyla bu süreci bildiği halde gereğini yerine getirmemiştir. Bozkurt’ta kaybedilen her canın, maddi hasarın sorumlusu iktidardır.
Bozkurt’da taşkın yatağındaki yapılaşmaların onarılmak yerine ivedilikle boşaltılması ve iskan edilmemesi gerekiyor. Karadeniz’de geleneksel yapım teknikleri bugüne yol göstermeli. Köprüler ve konutlar doğayla hemhal olmuş, doğa ile uyumlu mekan üretimi yerine acele kamulaştırma ile tek tip TOKİ konutlarının yapılması, hali hazırda bitki varlığı ile, yeşil potansiyeli güçlü olan bir alanda acele kamulaştırma yapılması da, taşkın yataklarındaki yapıların onarılması kadar yanlıştır.
Bozkurtta sokaklar çamur, yönetenler boy gösterip yapılarınızı onaracağız diyorlar. Dükkânlar temizleniyor, yeni çerçeve camlar hazırlanıyor. Kapsamlı bir yeniden yerleşim planı yok. Bir dahaki selde gidecek olan yapılar onarılarak kullanıma açılıyor. Derenin kenarında 9-12 katlı yapılar yapılmış durumda. Dereye yakın yerlerde su 6 metre yükselmiştir. Alt katlar bodrum katları hatta bazı noktalarda ikinci katlara kadar su basmış durumda. Yukarda HES’in olduğu bölgede Orman Genel Müdürlüğü’nün ağaçları depolama alanı da birleşince çok büyük bir felakete dönüşmüş. Su yatağını bulmuş ve nereye kadar yükseleceğini hangi noktalara kadar yapılaşma yapılmaması gerektiğinin çizgisini çizmiştir. Herhangi bir sel felaketinde yine aynı sorunun yaşanacağı çok açıktır.”