Basın yayın organlarındaki Türkçe yanlışlarından çok söz ettik bu köşede. Yazarların, gazetecilerin yazılarından; sunucuların konuşmalarından örnekler verdik. Bugün biraz da yaşamın başka alanlarında Türkçenin durumuna bakalım istiyorum. Örneğin sokak ve cadde tabelaları ne durumda?
En başta söylemem gerekir ki bu alanda da tam bir karmaşa içindeyiz. Belediyelerin kamusal alanları adlandırırken dil kurallarına pek aldırmadıklarını görüyoruz. Özellikle numaralı sokak ve cadde adlarının yazımında durum daha da karışık. Sözgelimi, “39.uncu Cadde” diye yazan belediyeler de var, “2571’nci Sokak” diye yazanlar da…
Oysa numaralardan sonra nokta koyuyorsanız, bu yazım imi zaten sıralama eki işlevi gördüğünden, ayrıca “…inci /…uncu” diye yazmanız gerekmez. Ama ille de öyle yazacaksanız, o zaman sayıdan sonra nokta değil kesme imi kullanacaksınız. Tabii, iş bu kadarla da bitmiyor! Numaraya, son rakamın okunuşuna göre ek takacaksınız. Eğer rakamın seslemi ünsüzle bitiyorsa, “1’inci, 3’üncü” diye yazacaksınız. Ünlüyle bitiyorsa, “2’nci, 6’ncı” diye yazmak zorundasınız.
Oysa bütün bu karışıklıklara ne gerek var? Numaralı cadde ve sokak adlarını noktalı yazarsanız hem Türkçe yazım kuralını doğru uygulamış hem yanlışa düşmekten kurtulmuş olursunuz. Örnek: “4. Cadde”, “2641. Sokak”…
* * *
TAMLAMALI SOKAK ADLARI
Tamlamalı sokak ve cadde adlarının yazımında da sorunlar var.
Ad tamlaması biçiminde yazılması gereken sokak adları genellikle önad (sıfat) tamlaması biçiminde yazılıyor.
Yaşadığımız kentten, Ankara’dan örnek vereyim: Bekâr Sokak, Elçi Sokak, Konur Sokak, Karanfil Sokak vb.
Nurullah Ataç, sokak adlarını böyle yazanlara çok kızardı!
Doğru yazım biçiminin şöyle olması gerekiyor: Bekâr Sokağı, Elçi Sokağı, Konur Sokağı, Karanfil Sokağı…
Çünkü “Bekâr Sokak” dediğinizde, o sokağın “bekâr” olduğu gibi bir anlam çıkar. Oysa “Bekâr” sözcüğü burada sokağın nitemi değil, adıdır. Dolayısıyla doğru yazım, “Bekâr Sokağı” olmalıdır.
“Karanfil Sokağı” için de ayni şeyi söyleyebiliriz. Nitekim Ahmed Arif’in ünlü şiirinde de hep “Karanfil Sokağı” diye geçer bu sokağın adı:
“Karanfil Sokağı’nda bir camlı bahçe
Camlı bahçe içre bir çini saksı
Bir dal süzülür mavide
Al – al bir yangın şarkısı,
Bakmayın saksıda boy verdiğine
Kökü Altındağ’da, İncesu’dadır.”
* * *
FOTOĞRAFLI ANLATIM
Ne yazık ki yurdun dört bir yanında yanlış yazılmış sokak tabelalarıyla donatılmıştır kentlerimiz.
İsterseniz yazıyla uzun uzun anlatmak yerine, fotoğraflı birkaç örnek verelim bu tabelalardan…
İlk örnek, memleketim Trabzon’un Vakfıkebir ilçesinden: “Demokrasi Sokak”.
* * *
Kastamonu / Cide’de ünlü yazarımız Rıfat Ilgaz’ın adı verilen sokak da aynı yazım yanlışını taşıyor: “Rıfat Ilgaz Sokak”.
* * *
“DEMOKROSİ ŞEHİTLERİ”
Denizli’nin Merkezefendi ilçesi Servergazi Mahallesi’ndeki Aile Sağlığı Merkezi’nin adı ise bambaşka bir yanlış içeriyor:
“15 Temmuz DEMOKROSİ ŞEHİTLERİ Aile Sağlığı Merkezi”
Ayırt etmiş olmalısınız, “Demokrasi” sözcüğü “DEMOKROSİ” diye yazılmış!
Aile Sağlığı Merkezi’ni gösteren ayaklı yön tabelasındaki belirgin yazım yanlışını okurlarımız görüyor ama ilgililer görmüyor!
Belki de görüyor ama umursamıyor!
* * *
15 Temmuz’dan sonra gerçekleştirilen rejim değişikliği ile ülkemizde “demokrasi”nin son kırıntıları da yok edildi.
Bari kıyıda bucakta kalmış birkaç “Demokrasi Sokağı”mızı koruyalım!
Bunun için yerel yönetimlere de görev düşüyor.
Sokak ve cadde adlarının yazımından onlar sorumludur.
Tabela yazımlarında daha titiz davranmalarını, estetiğe önem vermelerini ve Türkçenin yazım kurallarına özen göstermelerini bekliyoruz.