TCMB’nin “geniş kapsamlı bir temel para politikası gözden geçirme süreci”nde “liralaşma stratejisi bu sürecin asli unsurunu” oluşturacak.
Ajans Bizim – Merkez Bankası’ndan bakanlığa “Enflasyon Raporu”.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’ndan (TCMB) Hazine ve Maliye Bakanlığına gönderilen raporda yüzde 5 olarak öngörülen enflasyon hedefinin tutmaması ve alınacak önlemlere ilişkin değerlendirmelere yer verildi.
Raporda, ilgili mevzuat uyarınca TCMB’nin “hedeften sapmanın nedenlerini ve alınması gereken önlemleri Hükümete yazılı olarak bildirmesi ve kamuoyuna açıklaması” gerektiği hatırlatıldı.
“Tüketici enflasyonu 2021 yılı sonunda yüzde 5 hedefi etrafında belirlenen belirsizlik aralığının üzerinde gerçekleşmiştir” denilen raporda, “Bu çerçevede, hedeflenen patikadan belirgin olarak sapmanın nedenleri ile hedeflere ulaşmak için alınan ve alınması gereken önlemler” konusunda şu değerlendirmelere yer verildi:
“Liralaşma stratejisi sürecin asli unsuru”
“TCMB sürdürülebilir fiyat istikrarını hedefleyen bir çerçevede, kısa vadeli geçici kazanımlar yerine uzun vadeli ve kalıcı başarı sağlayacak şekilde geniş kapsamlı bir temel para politikası gözden geçirme sürecini başlatmış bulunmakta, liralaşma stratejisi bu sürecin asli unsurunu oluşturmaktadır. Liralaşmanın, orta ve uzun vadede enflasyonla mücadelede para politikası araçlarına vereceği destek üç kanalla gerçekleşecektir:
Birincisi, kur korumalı hesaplar ve benzeri araçlar ile Türk lirası tasarruflar teşvik edilecek ve getirilerinin alternatiflerine göre geride kalmasına izin verilmeyecektir. Kur korumalı tasarruf araçlarının, yıllardır çözüme kavuşturulamayan çok kısa vadeli mevduat yapısının vade uzatımı dönüşümüne de destek olacağı daha şimdiden anlaşılmaktadır. Zorunlu karşılıklar ve kur korumalı mevduat kararlarımız ile liralaşma sürecinin orta vadede fiyat istikrarına kalıcı katkı sağlamasını beklemekteyiz.
İkincisi, TCMB likidite ve karşılık operasyonlarında Türk lirası araçlara geçişin kademeli bir şekilde yönetilmesidir. Para takas işlemlerinin toplam fonlama içerisindeki payının azaltılması başta olmak üzere, Türk lirasına erişimde Türk lirası cinsi teminat ve araçlar önceliklendirilecektir. Zorunlu karşılık politikalarında da bu ilke gözetilecektir.
Üçüncüsü, enflasyon ile mücadelede üretim kapasitesini geliştirerek kalıcı kazanımlar sağlayabilmek için, cari dengeyi destekleyen ve döviz kazandırıcı sektörlere yönelik fonlama ihtiyaçlarının uygun vadelerle lira cinsinden karşılanabilmesi önem arz etmektedir. Söz konusu hedeflere odaklanmış kredilerin desteğiyle üretimin finansmanında dış borçlanmaya bağımlılık en aza indirilerek, kurların serbest piyasa koşullarında ve ekonomik temeller etrafında uzun dönemli istikrarı için gerekli koşullar sağlanacaktır.
‘Uyum ve mutabakat’
Fiyat istikrarını sağlayacak ve sürdürecek adımların başarısı için ekonomi politikaları arasındaki uyum ve toplumsal mutabakatın mümkün olan en geniş tabanda oluşturulması gereklidir. Bu bağlamda, sürdürülebilir fiyat istikrarı için başarı potansiyeli her zamankinden fazladır.
Mali disiplin duruşunun enflasyonla mücadeleye verdiği desteğin yüksek olması beklenmektedir. Vergilendirme stratejilerinin fiyat istikrarı hedefleriyle tam uyumlu hale getirilmesi ve ticarette fiyat rekabetini engelleyen unsurlara karşı kamunun denetim, gözetim ve düzenleme kapasitelerinin etkin kullanımı; fiyat istikrarının kalıcı olarak tesis edilebilmesi için önemini korumaya devam edecektir.”
TÜİK, 2021 yılı sonu Tüketici Fiyat Endeksi’ni (TÜFE) yıllık yüzde 36,08 olarak açıklamıştı.