AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, kabine toplantısının ardından ramazan ayı pandemi tedbirlerini açıkladı. Sokağa çıkma yasağı hafta içi için 19.00 – 05.00 arası olarak belirlendi. Şehirlerarası seyahatler yasaklanırken 65 yaş üstü ve 18 yaş altının şehiriçi toplu taşıma araçlarını kullanmalarına sınırlama getirildi.
Ramazan’da uygulanacak pandemi tedbirlerinin belirlendiği toplantının kararlarını AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan açıkladı.
Erdoğan bazı politik mesajlarının ardından ramazan ayında uygulanacak pandemi tedbirlerini duyurdu.
Erdoğan’ın duyurduğu tedbirler şöyle:
* Ramazan ayının ilk iki haftasında tedbirleri biraz daha sıkılaştırarak kısmi kapanma uygulanmasına geçiyoruz. Burada vaka ve vefat sayılarında beklenen azalma görülmezse daha sert tedbirler gelecek.
* Hafta sonu sokağa çıkma sınırlaması uygulaması sürerken hafta içi sokağa çıkma kısıtlaması akşam 19.00 ve sabah 5.00 olarak güncellenmiştir. Zorunlu haller dışında şehirlerarası seyahatlere izin verilmeyecektir.
* 65 yaş üstü ve 18 yaş altının şehiriçi toplu taşıma araçlarını kullanma sınırlamasını getiriyoruz.
* Kamuda saat 16.00’da bitecek şekilde esnek mesai yeniden yaygınlaştırılacak. Hamile, kronik rahatsızlığı bulunanlar idari izinli sayılacak. Şartları uygun olan özel işletmelerde bu yönde teşvik edilecek.
* Eğitimde sınav sürecinde 8. ve 12. sınıflar haricinde tüm sınıflar uzaktan eğitimle devam edecek.
* Yeme içme hizmetini veren kıraathane, lokal, çay bahçesi, spor salonu ve benzeri yerler faaliyetlerine bayranm sonrasına kadar ara verecek. Lokantalar Ramazan boyunca sadece belirlenen saatlerde paket ve gel al sistemiyle çalışacak.
* Düğün, nikah, nişan, kına, genel kurul ile toplantılar ile kapalı alanda yapılan etkinliklerin tamamı baylram sonrasına kadar ertelenmiştir.
* Oteller sadece kendi müşterilerine sınırlandırılmış şekilde hizmet verecek sahte rezervasyon ve benzeri hilelere göz yumulmayacak. Evlerde toplu iftar gerçekleştirilemeyecek. Konaklama tesislerinde toplu iftar gerçekleştirilemeyecektir. Uygulama yarın akşam saatiyle başlayacaktır. Konuyla ilgili ayrıntılar İçişleri Bakanlığınca bu akşam yayınlanacak genelgede belirtilecektir.
DIŞ POLİTİKA MESAJLARI
“Geçtiğimiz hafta AB Konseyi Başkanı ve AB Komisyonu Başkanı ülkemizde ağırlayarak gündemimizdeki konuları konuştuk. Gümrük Birliği, vize serbestisi, Doğu Akdeniz, Ege ve Kıbrıs’a kadar güncel gelişmelere kadar çok geniş yelpazeye yayılan bu gelişmenin ilişkilerimiz bakımından görüştük,” diyen Erdoğan, “Türkiye AB ile ilişkilerinde daima samimi ve şeffaf olmuştur. Başından beri AB’ye tam üyelik için gerekli şartları karşılayacak adımları birer birer attık. Demokratik ve ekonomik kriterler bakımından bizden sonra başvurduğu halde hızla üye yapılan ülkelerin çok önünde olduğumuz gerçektir. 18 Mart mutabakatı çerçevesinde üzerimize düşenleri fazlasıyla yerine getirerek düzensiz göç akınına Avrupa’nın uğramasının önüne geçtik.” ifadelerini kullandı.
Erdoğan şöyle devam etti; “Geçtiğimiz Cuma günü Rusya Devlet Başkanı sayın Putin’le oldukça verimli telefon görüşmesini gerçekleştirdik. Rusya ile şartlar ne olursa olsun açık tuttuğumuz diyalog kanallarının bölgemizdeki krizlerin tehlikeli boyutlara ulaşmadan önüne geçilmesi hususunda gerçekten başarılı neticeler verdiğine inanıyorum. Rusya ile birçok alanda başarılı işlere imza attığımızı söylemek istiyorum. Hemen ertesi gün de Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy’i İstanbul’da ağırladık. Sayın Zelenskiy ile Donbass krizi başta olmak üzere Kırım konusunda da ortak görüşte olduğumuzu bir kez daha teyit ettik.”
“Dün de Libya Başbakanı Dibeybe’yi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde ağırladık”, diyen Erdoğan, “Libya bizim için herhangi bir ülke değildir. Libya’nın bekasını önemsiyoruz. Bu ülkenin egemenliğine, toprak bütünlüğüne yapılan saldırılar karşısında yanında durmaktan hiçbir zaman çekinmedik. Verdiğimiz desteklerle Libya’nın yeniden huzura kavuşmasını sağladık.” ifadelerini kullandı.
EKONOMİYİ ÖVDÜ
Erdoğan konuşmasının devamın Türkiye ekonomisini övdü. Patates soğan alıp ihtiyaç sahiplerine ücretsiz hibe ettiklerini söyleyen Erdoğan, finansal dalgalanmaların Türkiye’nin reel ekonomik durumunu yansıtmadığını ileri sürdü.