Ceyhun Ergüven / Ajans Bizim – Fransa Ulusal Meclisi’nde çocukların ebeveynleri tarafından bilinçsizce teşhir edilmelerinin yol açtığı istismardan korunmalarına yardımcı olacak bir yasa tasarısını oybirliğiyle kabul etti.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un liderliğindeki Rönesans Partisi üyesi Milletvekili Bruna Studer tarafından sunulan ve hükümet tarafından desteklenen tasarı oybirliğiyle kabul edildi. Tasarı, Senato’da da görüşülecek.
Tasarıyı hazırlayan çoğunluk milletvekilleri, “Giderek dijitalleşen toplumda çocukların özel hayatlarına saygı duyulmasının, bundan böyle onların güvenliği, refahı ve gelişimi için koşul haline geldiğini” savundu.
Tasarının amacı, “ebeveynleri daha sorumlu kılmak” ama aynı zamanda çocuklarının görüntüleri üzerinde “ebeveynlerin mutlak bir hakka sahip olmadığı” gerçeğini açıkça ortaya koymak!
Tasarının ilk amacı “Sharenting”i önlemek. Tasarı, İngilizce “sharing” (paylaşma) ve “parenting” (ebeveyn) kelimelerinin birleşmesinden oluşan bu terim, onların iradesi dışında çocuklarının görüntülerinden para kazanan ebeveynlerin oluşturduğu sorunu önlemeyi hedefliyor.
Görüntülerinin sosyal ağlarda bolca paylaşılmasının küçük çocukların gelişimi ve özgüvenleri üzerinde yıkıcı sonuçlar doğurabileceği belirtiliyor.
Bu anlamda, önerilen yasa, Medeni Kanunu tamamlamayı amaçlıyor. Bu nedenle metin, “özel hayat kavramını ebeveyn otoritesinin tanımına” dahil etmekte ve çocuğun görüntü üzerindeki hakkın, küçüğün görüşü dikkate alınarak her iki ebeveyn tarafından ortaklaşa kullanılması gerektiğini belirtiyor.
İki ebeveyn arasında anlaşmazlık olması halinde, hâkim “diğerinin izni olmaksızın herhangi bir içeriğin yayınlanmasını veya yayılmasını” yasaklayabilecek.
Tasarının hazırlanmasında öncü kampanya gruplarından Ebeveynlik ve Dijital Eğitim Gözlemevi isimli kuruluşun direktörü Thomas Rohmer, çocuklarının görüntülerini paylaşan ebeveynlerin eylemlerini “çevrimiçi istismar” olarak nitelendirdi.
Rohmer, “Çocuklara tokat atma ve diğer küçük düşürücü eylemlere karşı verilen mücadele başarılı bir şekilde yürütülürken, söz konusu bu uygulamalar dijital şiddete varan bir boyuta ulaştı” dedi.
Gözlemevi tarafından yürütülen bir araştırma, Fransa’da her iki ebeveynden birinin Instagram ve TikTok’ta beğeni toplamak için çocuklarının görüntülerini paylaştığını, görüntüleri paylaşılan çocukların en az yüzde 90’ının 5 yaşından küçük olduğunu ortaya koydu.
Araştırmaya göre, Fransa’da ortalama bir çocuğun 13 yaşına gelene kadar en az 1.300 adet görüntüsü sosyal medyada paylaşılmış oluyor.
Studer, “küçük çocukların sürekli olarak insanların gözleri önüne itilmesiyle ilgili endişelere” ve çocukların eğlence ve “beğeni” amacıyla aşağılanmasına bir çözüm olarak yasa tasarısının Meclis’e getirildiğini belirtti.
Söz konusu endişeler, son zamanlarda “peynir atma” diye bilinen bir sosyal medya akımı ile yeniden gündeme geldi.
Bu akıma katılan ebeveynler, çocuklarının yüzüne bir dilim peynir atıyor ve çocuğun buna verdiği tepkiye ilişkin görüntüleri sosyal medyada paylaşıyor.
Studer, yasa tasarısında ayrıca çocukların cinsel istismarına yönelik internet sayfalarında yer alan fotoğrafların yarısından fazlasının bizzat çocukların ebeveynlerince sosyal medyada paylaşılan görüntülerden oluştuğunu kaydetti. Bahsedilen görüntüler arasında, “çıplak bebek ve spor kıyafet içerisindeki küçük kız çocuklarını” gösteren fotoğraflara dikkat çekildi.
Fransa Çocuk İşlerinden Sorumlu Bakan Charlotte Caubel, yasa tasarısını desteklediğini bildirdi ve “Ebeveynlerin çocuklarının resimleri üzerindeki haklarını kullanmalarını, bu hakkı ciddi şekilde suiistimal etmeleri halinde askıya alabiliriz. Bu durum çocukların görüntülerini para kazanmak veya kendi görüntülerini popülerleştirmek için kullananlar için geçerli olacak” dedi.