Melda Çetiner / Ajans Bizim – İYİ Parti Yerel Yönetimler Başkanı ve Muğla Milletvekili Metin Ergün, elektrik üretimi için zeytinlik alanlarda madencilik faaliyeti yürütülmesinin önünü açan düzenlemenin iptali için Danıştay’a başvurdu.
Başvuruda, Anayasa’da yönetmeliklerin Türk hukuk sistemi içerisindeki yeri, normlar hiyerarşisi ile uyumlu şekilde düzenlendiği belirtilerek, “yönetmeliklerin normlar hiyerarşisinin en alt basamağında yer aldığına, kanunların ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak üzere çıkarıldıklarına ve bunlara aykırı hüküm içeremeyecekleri”ne işaret edildi.
Tarım arazileri ile çayır ve meraların amaç dışı kullanılmasının önlenmesinin anayasal güvence kapsamına dahil edildiği kaydedilerek, şu ifadelere yer verildi:
“Yasa koyucu, 2005 Uluslararası Zeytinyağı ve Sofralık Zeytin Anlaşması’nın gereklerini de göz önünde bulundurarak, zeytinciliğin teşviki, dikim alanlarının tespiti, verimliliğin arttırılması ve daha az maliyetli üretim mekanizmasının tesisi hususlarında idarenin görevlerini ve yükümlülüklerini zeytinliklerin korunmasını esas alan bir eğilimle sıralamıştır. Ne var ki, iptale konu yönetmelik ile zeytincilik faaliyeti yürütülen alanların amacı dışında ve özel hukuk tüzel kişilerine kar sağlayacak şekilde tahrip edilmesinin yolu açılmıştır. Bu hususun hem ulusal hem de uluslararası mevzuatta zeytinlik alanların korunmasına yönelik öngörülen gerekleri ihlal ettiği ortadadır.
Yasa koyucu, zeytinlik sahaları da dahil olmak üzere ve üç kilometre yakınına kadar zeytinliklerin gelişimini olumsuz yönde etkileyecek kimyevi atık bırakan, toz ve duman çıkaran hiçbir tesisin inşa edilemeyeceğini hüküm altına almıştır. Çok açıktır ki bu hüküm, emredici nitelikte ve idareye herhangi bir takdir yetkisi tanımamaktadır. Aynı şekilde altyapı ve sosyal tesislerin inşasının dahi zeytinlik alanlarının yüzde 10’unu geçemeyeceğini de hüküm altına almıştır. Altyapı ve sosyal tesis inşasını dahi kısıtlamakta ve kimyevi atık bırakan, toz ve duman çıkaran herhangi bir tesisin hiçbir koşulda inşa edilemeyeceği öngörülürken, iptali talep edilen Yönetmelik uhdesinde inşası düzenlenen maden tesislerinin zeytinlik alanları içerisinde inşa edilemeyeceği hususu aşikardır.”
Yönetmelikle, “hukuka açık aykırılık” ve “telafisi güç/imkansız zarar” koşullarının mevcut olduğuna dikkati çekilerek, “Dava konusu işlemin yürütülmesi halinde kamusal yarar ihlal edilmiş olacak, kamu vicdanı zedelenecek ve telafisi mümkün olmayan zararlar doğacak. İdari Yargılama Usulü Kanunu uyarınca davalı kurumun savunması alınıncaya kadar yürütmenin durdurulması gerekiyor. İdarenin savunmasının alınmasına gerek duyulması halinde ise savunma süresi azami 15 gün olarak belirlenmeli” denildi.