İlk fotoğraflarını Türk bayrağına sarılı bir tabutun önünde çekmiştim Bülent Ecevit’in. Bir basın şehidinin, Kıbrıs’ta Rumlar tarafından şehit edilen gazeteci Âdem Yavuz’un cenaze töreniydi. Her türlü provokasyona açık kitlesel eylemlerde bile halkın arasındaydı. Suikast girişimleri oldu, üzerine ateş açıldı, yine de basının engellenmesine, itilip kakılmasına izin vermedi. Oran’da evlerinde Rahşan Ecevit’in elinden çay içmeyen arkadaşımız yoktu. Belki basına bu kadar yakın durmasında kendisinin de eski bir basın mensubu olmasının payı vardı. Bugün yine bir cenazede, bayrağa sarılı bir tabutun arkasındayız, son kez görüntüledik Karaoğlan’ı. Rahşan Ecevit ise ilk kez tek başına ama yalnız değil, 10 binler eşlik ediyor ona.
Alkışlar, ıslıklar
Kocatepe camiinde Bülent Ecevit için düzenlenen cenaze törenine katılanların çoğu alkışlarla karşılandı. Aralarında Devlet Bahçeli, Mehmet Ağar gibi isimlerin de olduğu sağ partilerin liderleri bile yuhalanmadı, ıslıklanmadı. Danıştay şehitlerinin cenaze törenlerinde yaşananların tekrarlanmasından korkan AKP’liler ise tedbirlerini almışlardı. Polis, önce DSP Genel Merkezi önünden TBMM’ye doğru yürüyüşe geçen kalabalığı barikatlar kurarak, tartaklayarak engelledi. Meclis’e ulaşmamalarını sağladı. TBMM’nin Dikmen kapısı önünde yaşananlarsa tam bir rezaletti. Şimdiye kadar Kocatepe’de bu kadar çok polis bir arada hiç görülmedi. Basın mensuplarının çalışmaları engellendi. Törene katılmak için gelen halkla protokol arasında öyle bir güvenlik duvarı oluşturulmuştu ki, Çin Seddi gibiydi. TV’lerin canlı yayın yapmaları da engellendi. Halk polisin provoke edici davranışlarına karşın gerçekten sağduyuyu elden bırakmadı. Tayyip Erdoğan, Bülent Arınç, Abdullah Gül halkın arasından geçmediler. Protokol girişini kullanmadılar, başka bir kapıdan doğruca caminin içine girdiler. Cuma namazı sonrasında da halkla temas etmemeleri için her şey yapıldı. Cenaze namazına katılmak için camiden avluya geçerken yalnızca ıslıklandılar, yuhalandılar…
Halkçı Ecevit
“Türkiye laiktir laik kalacak” Çankaya laiktir laik kalacak”, “Çankaya’da türban istemiyoruz”, “Çankaya’da imam istemiyoruz”, “Halkçı Ecevit” sloganlarının yeri göğü inlettiği bir cenaze töreninde, halkın arasından geçmeye çekiniyorlar. Uğurladığımız Karaoğlan’a bu halkın taktığı isimlerden biri ise “Halkçı Ecevit”.
Her horoz kendi çöplüğünde
Haklı olarak sabah halkın arasından geçmeye çekinen Tayyip Erdoğan, aynı gün AKP 2. Olağan Kongresinde “Türkiye laiktir laik kalacak” sloganlarına “Bunu kime söylüyorsun. Bu işin kavgasını mücadelesini verenlere söylüyorsun” diyerek cevap veriyor. Laiklik konusunda bir kavganın, mücadelenin içinde oldukları doğru. Önemli olan bu mücadelede hangi safta yer aldıkları!
