Esaretten Cesarete Film Festivali’nde “En İyi Kurmaca Film Ödülü” kategorisinde ödül kazanan yönetmen Ecre Begüm Bayrak, konuşmasında 19 Mart’tan beri tutuklu olan öğrencilerle yakın zamanda şarkılarına erişim engeli getirilen Grup Yorum’u andı.
Ödül töreninin sunucusu TRT spikeri Oya Eren Özkan, Ece Begüm Bayrak’ın konuşmasını “Siyasi mesaj vermeyelim” diyerek böldü.
TRT spikeri sunucu Oya Eren Özkan tarafından “Siyasi mesaj vermeyelim” diyerek konuşması bölünen Ecre Begüm Bayrak sahneden indi. Sunucu Oya Eren Özkan “Bu şartlar altında sunmaya devam edemem, sunuma devam etmeyeceğim” dedi ve o da sahneden indi. Sahneden inerken de “Şerefsizler”, “Vatansız teröristler” şeklinde hakaretler ve küfürler yağdırdı.
Ecre Begüm Bayrak ve diğer yönetmenler salonu terk ederlerken, Oya Eren Özkan bağırarak hakaretlerini sürdürdü ve bozkurt işareti yaptı.

Yönetmenler salondan çıkarken kapılar kapatıldı
Yönetmenler salondan çıkmaya çalışırken kapılar kapatıldı. Bayrak ve arkadaşlarına görevliler eşlik ederek salondan çıkmaları sağlandı. Yarışma direktörüyle jüri üyeleri yaşanan olay için üzüntülerini ifade ettiler, bu durumun kabul edilebilir olmadığını söylediler.
Yönetmen Ecre Begüm Bayrak, tepkisini sosyal medya hesabından bir paylaşımla ifade etti;
“En iyi film ödülünü aldığım festivalde bu akşam F ve kuyu tiplerinde direnen arkadaşlarımızı ve sansüre uğrayan Grup Yorum’u andığım için, festival sunucusu Oya Eren önce sahneyi terk etti, sonrasında ‘şerefsizler, vatan hainleri, aşağılıklar’ diyerek provoke etti.
Video: Ebru Apalak
Salon çıkışında toplanan ve sunucunun şürekası olan bir grup faşistin bizlere saldırmaya çalışması, seyircilerimiz ve tarafımızca püskürtüldü. Faşist grubun çevik kuvvet çağırdığı duyumunun alınması üzerine yanımızda olan festival ekibi tarafından salondan çıkartıldık.”
BirGün’e konuşan genç yönetmen Ecre Begüm Bayrak, “Esaretten Cesarete Kısa Film Festivali’nde En İyi Kurmaca Film Ödülü’nü almak üzere sahneye çıktım. 19 Mart’tan beri tutuklu olan arkadaşlarımıza desteğimizi ilettim. Sanat yapıyor olmamız ve sanatın sansürlenmesine karşı olduğumdan Grup Yorum’un dijital mecralarda sansüre uğramasını eleştirdim” dedi.
Bayrak, konuşmasının ardından tören sunucusunun önce sahnede siyaset yapılmaması gerektiğini söylediğini, sonrasında ise bu töreni daha fazla sunmayacağını söyleyerek sahneden indiğini anlattı. Bayrak şunları aktardı:
“Sahneden indiğimde, Oya Eren Özkan ve birkaç destekçisi bana ‘şerefsizler, vatansız köpekler, teröristler, aşağılıklar’ diyerek hakaret etmeye ve bağırmaya başladı. Seyircilerin ve diğer yönetmen arkadaşların, jüri ve festival emekçisi arkadaşların kendilerine tepki göstermesi üzerine salondan çıktılar. Bizler salondan ayrılırken kapılar üzerimize kapatılmaya çalışıldı, arbede yaşandı. Salon dışına çıktığımızda Oya Eren Özkan ve diğer kişilerin küfür ve hakaretlerle bağırmakta olduğunu gördük, üzerimize yürümemesi için birkaç kişi onları tutuyordu. Tepkimizi gösterdik ve festival emekçisi arkadaşlar ile birlikte dışarı çıktık. Polis çağrıldığının öğrenilmesi üzerine olayın daha fazla büyümemesi ve çirkinleşmemesi için oradan ayrıldık.”
Bayrak özetle şunları söyledi:
“Bizler sanatçıyız, kısıtlı imkânlar içinde sanat üretmeye çalışıyoruz. Sözümüzü söylemek, dünyaya bakışımızla seyircilere ulaşmak ve ülkemiz sinemasına katkı sunmak istiyoruz. Sanatın bu denli sansüre ve baskıya uğradığı, sanatçıların kendi sözlerini söylemekten çekindiği bir atmosfer eleştirilmelidir. Bu bağlamda Grup Yorum’un uğradığı sansürü eleştirmek bir sanatçının en doğal tepkisi ve hakkıdır. Sanat bir söz söyleme biçimidir, diyalektiktir ve özgür olması gereken bir alandır. Uğradığımız bu saldırıdan dolayı çok üzgün ve öfkeliyiz. Sanatın sansüre uğramadığı, herkesin görüşlerini özgürce ifade edebildiği bir memleket diliyoruz. Festival komitesi, jüri üyeleri ve emekçilerine yanımızda oldukları ve dayanışmacı tutumları için teşekkür ediyoruz.”
